| Beden diline bir bakın. Bir sonraki hareketi için sana bakıyor. | Open Subtitles | إنها حرفياً تنظر إليك لترى ما ستفعل تالياً | 
| sana bakıyor ve sen de bakakalıyorsun yani. Her seferinde, otomatik olarak. Fizik gibi. | Open Subtitles | كانت تنظر إليك و هي مثارة كل مرة كالفيزياء | 
| - Sarışın sana bakıyor. | Open Subtitles | -دانيال"، "دانيال"، تلك الشقراء تنظر إليك" | 
| O büyük mavi gözlerle sana bakıp, şunları söylediğinde bunu mu söylerdin? | Open Subtitles | هل هذا ما ستقوله عندما تنظر إليك بعينيها الزرقاوان وهي تقول | 
| Evet, inan bana, sana baktığını düşünmüyordum. | Open Subtitles | أجل، صدقنيّ، لم أكن أظن حتى إنها تنظر إليك. | 
| Salondaki bütün kadınlar sana bakıyor. | Open Subtitles | كل إمرأة فى هذه القاعة تنظر إليك | 
| - sana bakıyor. - Buradan gitmem lazım. | Open Subtitles | تنظر إليك مثل كلب الجائزة - يجب أن أخرج من هنا - | 
| Evet, sana bakıyor. | Open Subtitles | هل تنظر إليّ ؟ نعم ، إنّها تنظر إليك | 
| Çok saçma ama sana bakıyor dostum. | Open Subtitles | -هذا لا ينبئ بشيء, ولكنها تنظر إليك يا صاح | 
| Yani onun bana baktığı gibi sana bakıyor. | Open Subtitles | أعني، إنّها تنظر إليك بطريقةٍ... مماثلة للّتي ينظر بها إليَّ. | 
| - Evet, sana bakıyor. | Open Subtitles | نعم ، إنّها تنظر إليك | 
| Deminden beri sana bakıyor. | Open Subtitles | فهي تنظر إليك منذ فترة | 
| Şuna bak. Hatun sana bakıyor. | Open Subtitles | أنظر إليها, إنها تنظر إليك | 
| Üç küçük kelebek sana bakıyor. | Open Subtitles | ثلاث فراشات صغيرة تنظر إليك | 
| Evet, galiba sana bakıyor, Mark. | Open Subtitles | -أجل, أظنها تنظر إليك مارك | 
| O da sana bakıp muhtemelen aynısını düşünüyordur. | Open Subtitles | من المحتمل أنها تنظر إليك وتفكر في نفس الشيء. | 
| Öyle delirmiş gibisin ki diğer deliler sana bakıp "Tanrım. | Open Subtitles | أعني نوع من الجنون, يجعل المجنونه تنظر إليك | 
| Çünkü sabahları her gözünü açtığında karşında sana baktığını görünce ne kadar çok mutlu oluyorsun. | Open Subtitles | لأنه بما تشعره من سعادة في كل مرة تفتح فيها عينيك... وتقف هي هناك تنظر إليك... | 
| Sanki nereye gitsen seni izliyor gibi. | Open Subtitles | يبدوا أن العين تنظر إليك حيثما تذهب | 
| O çığlığı kopardığında sana bakıyordu. | Open Subtitles | . كانت تنظر إليك عندما كانت تصرخ | 
| Kurt kostümü içindeki kız kesinlikle seni kesiyordu. | Open Subtitles | تلك الفتاة التي ترتدي حلة الذئب تنظر إليك. |