"تنورات" - Translation from Arabic to Turkish

    • etek
        
    • etekler
        
    • eteklerle
        
    kolejde kısa etek yok dedim. Open Subtitles انا قلت لا تنورات قصيره فى الكليه لو سمحتى
    Jimnastik, dans ve mini etek birleşiminden oluşan her spor bana uyar. Open Subtitles أيّ رياضة بها جمباز، أو رقص أو تنورات قصيرة فهي رياضة جيدة بالنسبة لي
    Bu yaz, daha çok etek giyiyorlardı güneş altında tamamen transparan oluyordu anlayacağın Open Subtitles هذا الصيف، كُنّ يرتدين تنورات شفافة جداً حينما تلقى عليها الشمس بأشعتها
    Sazdan etekler ve Hindistan cevizi kabuğu var. - Hayır yok. Open Subtitles انهم يلبسون تنورات من الأعشاب وحبات جوز هند
    Hepsi minicik etekler giymiş ve mükemmel fizikleri var. Open Subtitles أنتِ تعرفين كلُهُنَ يرتدين تنورات صغيرة ولديهن أجسام مثيرة
    Bu çok onur kırıcı etrafta kısa eteklerle dolaşmak ve ineklere yalandan iyi görünmek ve... Open Subtitles و لكنني اظن انه من المهين ان نتجول في تنورات قصيرة ..و نتظاهر باللطف مع الحمقى
    Ve bu arada, 70'lerden bu yana hemşireler, külotlu çorapla birlikte yıpranmış etek giymiyorlar. Open Subtitles و لمعلوماتك ، الممرضات لم يرتدن تنورات قصيرة و جوارب بيضاء منذ السبعينات
    Kolsuz elbiseler giyen ve dizleri gösteren mini etek giyen... Open Subtitles أرتدي تنورات قصيرة وفساتين قصيرة تظهر الركب
    Paçalı don ya da uzun etek. Uzunca bir tane. Böyle buraya kadar. Open Subtitles سراويل طويلة أو تنورات طويلة عريضة وطولها يصل إلى هنا
    Bangalore'un büyük parklarından Cubbon Park'ta 100 civarı kişi ile toplandık ve etek giyen bir grup erkek bu kıyafetin tecavüze davetiye çıkarmadığını göstermek için geldi. TED وفي منتزه كوبون الكبير ببانغالور اجتمعت ب100 أخريات فأقبل علينا جمع من الشباب لارتداء تنورات كي يثبتوا أن اللباس لا يدعو للاغتصاب.
    "etek", senin tarih öncesi kovboy dilinde "kızlar" anlamına geliyorsa Sana ufak bir haberim var. Open Subtitles حسنا , اذا كنت تقصد بـ"تنورات" فتيات فى لغه راعى البقر القديمه
    Gitmeliyim. Bana doğru gelen kocaman bir kabarık etek var. Open Subtitles لقد حصلت على الذهاب، هناك وأبوس]؛ سا كومة كبيرة من تنورات قصيرة قادمة في وجهي.
    Gitmen gereken bir iğrenç etek toplantısı mı? Open Subtitles إجتماع تنورات قبيحة عليكِ حضوره؟
    - Yani Drew mutlu olsun diye balo elbisesi ve etek falan mı giymek zorundayım? Open Subtitles -إذاً لجعل (درو) سعيداً علي أن أبدأ بإرتداء تنورات قصيرة وفساتين حفلات الرقص؟
    Ben alış veriş merkezine giderek merdiven altında saklandım ve kızların etek altı fotoğraflarını çektim. Open Subtitles إنني أذهب لمركز التسوق وأختبيء أسفل السلالم... وألتقط صوراً لأسفل تنورات النساء!
    Söyle ona uzun etekler giysin. Open Subtitles أخبرها بأن ترتدي تنورات طويلة.
    Calvin Klein ürünleri..etekler.. Open Subtitles وتريد تنورات من (كالفين كلاين)
    - Hoş kızlar, kısa etekler. Open Subtitles - بنات لطيفات، تنورات قصيرة.
    Kısa eteklerle dolaşmak istiyorsan Noel'i Club Med'de geçirecek kadar para kazanmalısın. Open Subtitles أنظرى، إن كنتِ تودى حقا العيش في تنورات مكسوة بالعشب إجمعى مال كافي لتمضى (الكريسماس بملهى (ميد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more