| Bizi o tanıştırmıştı ama Becca, sen doğmadan o ölmüştü. | Open Subtitles | لقد عرفنا ببعض ولكن يا بيكا ، لقد مات قبل أن تولدي |
| Beleşçi babanı dinlemeliydim daha sen doğmadan senden kurtulmalıydım. | Open Subtitles | كان ينبغي علي السماع لأبوك. التخلص منك قبل أن تولدي. |
| Sen doğmadan, hatta annenle bile tanışmadan önce öldü. | Open Subtitles | كان ذلك قبل أن تولدي وحتى قبل أن تقابله والدتك |
| - Sen daha doğmadın bile. - Evet, bunu sonra konuşuruz. | Open Subtitles | أنتي لم تولدي حتى بعد صحيح ، سنتحدث عن ذلك لاحقاً |
| Teorik olarak, daha doğmadın, öyleyse bebek sen ile tanışabilirsin. | Open Subtitles | نظرياً ، أنتي لم تولدي بعد ، لذلك يمكن أن تلتقي بنفسك و أنتي طفلة |
| Yeniden doğmak için... ölümle buluşmalısın. | Open Subtitles | .. عليك ِ أن تقابلي الموت إذا أردت ِ أن تولدي من جديد |
| Burada doğmamış olman, buraya ait olmadığın anlamına gelmez. | Open Subtitles | إذا كنتِ لم تولدي هنا فهذا لايعني أنكِ لا تنتمين إلى هنا |
| Muhtemelen, o zamanlar sen daha doğmamıştın. | Open Subtitles | "أنتِ لابّد وأنكِ كنتِ طفلة آنذاك، أو لم تولدي بعد." |
| Siz doğmadan önce yüzünüzü çizmiştim. | Open Subtitles | " أعرف وجهك جيدا " " لقد رسمته قبل حتى أن تولدي " |
| Biliyor musunuz, siz doğmadan önce yüzünüzü çizmiştim. | Open Subtitles | هل تعلمين ، لقد رسمت وجهك قبل أن تولدي |
| Sen doğmadan bir ay önce... ailemiz Katolik olmaya karar verse sen de Katolik olacaktın. | Open Subtitles | لو أن أهالينا أعتنقو ...الكاثوليكية قبل أن تولدي بشهر, لكنا كاثوليكين |
| Sen doğmadan önce cenaze evlerinin ambülans islerine baktığını biliyor muydun? | Open Subtitles | أكنتِ تعلمين بذلك قبل أن تولدي... بأنّ البيوت الجنائزية كانت تتولى عمل سيارات الإسعاف؟ |
| Sen doğmadan önce imal edildi. | Open Subtitles | نعم، كان قبل أن تولدي بسنوات طويلة |
| Hiç bir şeyden haberin yok ama benim buraya gelmeden önceki halimi bilseydin, sen doğmadan önceki halimi... | Open Subtitles | لم تعرفي شيئا آخر لو أنك عرفتني كما كانت بالسابق وقبل أن آتي إلى هنا كما كنت قبل أن تولدي... |
| Ben bunu sen doğmadan önce planlamıştım. | Open Subtitles | كنت أُحضر لهذا اليوم حتى قبل أن تولدي |
| Seni affediyorum. Sen kötü biri olarak doğmadın. Hayat seni bu hâle getirdi. | Open Subtitles | أسامحك، فإنّك لم تولدي شرّيرة، حياتك جعلتك هكذا. |
| Bana inanmadığını biliyorum ama lanet olası bir küçük kasaba garsonu olmak için doğmadın. | Open Subtitles | اعلم انك لن تصدقيني ولكنك لم تولدي لتكوني مجرد نادلة في مدينة صغيرة نعم اصدقك |
| Burada doğmadın, değil mi Chloe? | Open Subtitles | أنت لم تولدي هنا, من أين أتيتِ, كلوي؟ |
| Sana söylediklerime şaşırma, tekrar doğmak gerekebilir. | Open Subtitles | الأعجوبة ليست التي قلتها إليك, أنت يجب أن تولدي من جديد. |
| Yeniden doğmak, kurtarılmak. | Open Subtitles | أن تولدي من جديد، تلقي الخلاص. |
| Öyle doğmamış olmayabilirsin ama artık öylesin. | Open Subtitles | ربما لم تولدي بهاذه الطريقه |
| "New Orleans cadıları için, artık hiç doğmamış gibi olacaksınız." | Open Subtitles | "إنّك بالنسبة لسحرة (نيو أورلينز) وكأنّك لم تولدي" |
| - Mümkün değil. Daha doğmamıştın bile. | Open Subtitles | فأنت لم تولدي بعد |