"تَعتقد" - Translation from Arabic to Turkish

• mi
• düşünüyorsun
• sanıyorsun

"Evet" yerine "Hayır"ı işaretlersen, bu sana karşı delil teşkil etmez mi?
تَعتقد بتأشيرك لا عندما كان ينبغي أن تؤشري نعم لَنْ يَحْسبَ ضدّك؟

Seninle ve ekibinle sonsuza dek takılabileceğimi mi sandın?
أحقاً تَعتقد بأنّي يُمْكِنُ أَنْ أبقى لمُصَاحَبَتك وقطعتكَ الآن إلى الأبد؟

- Todd. - Biraz dramatik oldu, değil mi Bob?
تود - مثير إلى حدٍّ ما، ألا تَعتقد ذلك بوب؟

Ama sen, kalbinde sorun olduğunu düşünüyorsun.
أوه، لَكنَّك تَعتقد بأنّه عِنْدَهُ مشاكل قلبية

Bundan sonra seni takip edeceklerini mi düşünüyorsun?
هل تَعتقد أن أحد ما سوف يَتبعك بعد هذا ؟

Karakoldaki çocuklarla takılıp onca çöreği niye yiyorum... sanıyorsun?
لما تَعتقد بأنّني آكل كُل ذلك الدونت في دكان الشرطة مع الرجال؟

Beş yıldızlık bir gösteri sunarsın, değil mi evlat?
الكثير مِنْ المطبخِ الرفيعِ إلى التقديم، الا تَعتقد ذلك ُيا إبني

Şey, bütün saygıma rağmen senin bir hayaletle baş edebilmen benim baş edebilmemden daha kolay değil mi?
حَسناً، مع إحترامى الشديد أَعْني، ألا تَعتقد بأنّك في موقعِ أفضلِ قليلاً مِنْى للتعاملُ مع شبح؟

Bir şeyin seni izleyeceğini mi düşünüyorsun?
تَعتقد بأنّ هناك شيئًا سيتبعك إلى المنزل؟

Yani, söylemek zorundayım alınma ama biraz düşük değil mi?
أَعْني، علي القول، بدون اهانه لَكنَّه سعر متدني قليلاً ألا تَعتقد ذلك؟

Sizce de bu kar çok ilginç değil mi?
إذن الآن, هذا الثلج مثير، ألا تَعتقد ذلك؟

Polisliği anımsatıyor, değil mi?
فيها رنة بوليسية لطيفة الا تَعتقد هذاُ؟

Bunun iyi bir şey olduğunu mu düşünüyorsun?
هَل تَعتقد أن هذا أمر جيد؟

Neden burada duruyorum sanıyorsun?
لقد فعلت ذلك لماذا تَعتقد أنني أَقِفُ هنا؟

Yoluma çıkanları cezalandırmadığımı mı sanıyorsun?
هل تَعتقد بأنّني لَن أُعاقب أولئك الذين يقفون في طريقي؟

Bunun beni ilgilendirdiğini mi sanıyorsun?
هل تَعتقد بأنّ هذا يثيرُ إهتمامي؟