| Belki iyi yapamadığındandır. | Open Subtitles | أتعرِفين، رُبّما لأنّك لا تُجيدين فِعلُها |
| Şıksın, çağdaşsın, iyi yolculuk ediyorsun. | Open Subtitles | أنت أنيقةٌ و مُعاصرة و تُجيدين السّفر |
| Çocuklarla aran iyi. | Open Subtitles | أنت تُجيدين التعامل مع الأطفال |
| Çok iyi yaptığın işi yapmanı istiyoruz: | Open Subtitles | نريدك أن تفعلي أكثر ما تُجيدين: |
| - ...kollarını aşağıda tutsan iyi olur. - Tamam. İyi fikir. | Open Subtitles | حتى تُجيدين التحكّم بالأمر |
| - En iyi yaptığın şeyi. | Open Subtitles | ما تُجيدين فعله. |
| Ama ne kadar iyi? | Open Subtitles | و لكن كم تُجيدين الخبز؟ |