| Bu adamın başka bir vurulma olayına şahit olduğunu söylemedin bana. | Open Subtitles | لم تُخبريني أن الرجل الذي قتلوه كان شاهداً لإطلاق نار آخر |
| Neden burada insanlar olduğunu söylemedin. | Open Subtitles | لماذا لم تُخبريني بأن هناك أشخاص في الحمّام |
| Tamam, bu şeyle uçtuğunuzu söyleme. | Open Subtitles | حسناً، لا تُخبريني بأنكِ تتجوَّلين بهذا الشيء |
| Evet, ama bana yeşil olduğunu söylemeni istiyorum tecrübelerine dayanarak. | Open Subtitles | نعم ولكن أنا أريدكِ أن تُخبريني أنها خضراء من قبيل التجربة |
| Ee, bana adın ne olduğunu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | حسناً، أيُمكنكِ أن تُخبريني ماذا كان اسمي؟ |
| Neden sen söylemiyorsun? | Open Subtitles | لِمَ لا تُخبريني فحَسب؟ |
| Kampı terk mi ediyorsun? Neden daha önce söylemedin. | Open Subtitles | إن كُنا سنُغادر ، لِمّا لم تُخبريني مُبكراً ؟ |
| Bu adamın başka bir vurulma olayına şahit olduğunu söylemedin bana. Tanıklık etmekten vazgeçti. | Open Subtitles | لم تُخبريني أن الرجل الذي قتلوه كان شاهداً لإطلاق نار آخر |
| Hazır hissetmediysen, niye bana söylemedin? | Open Subtitles | إذا لمْ تكوني مُستعدّة، فلمَ لمْ تُخبريني فحسب؟ |
| Erkek olduğundaki ismini söylemedin. | Open Subtitles | لقد أخبرتني بهذا ولكن لم تُخبريني باسمك كرجل. |
| Onların nerede olduğunu biliyordun ama bana söylemedin. | Open Subtitles | ـ إذن أنتِ تعلمين مكانهم ولم تُخبريني به ـ لم تستطع ذلك |
| Baharatımın ne olduğunu bana hiç söylemedin. | Open Subtitles | . لم تُخبريني أبداً ما هي تابلتي |
| Sakın bana şüphelenecek yeni bir şey bulduğunu söyleme. | Open Subtitles | لا تُخبريني بأنّكِ اكتشفتِ شيء آخر ينتابكِ الشك يشأنه |
| Sakın bana şimdiden davayı çözdüğünü söyleme. | Open Subtitles | لا تُخبريني أنّكِ انتهتِ قضيّتكِ بالفعل. |
| İnsanların onu sırf hava durumunu öğrenmek için izlediklerini söyleme bana şimdi. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تُخبريني أنّ الناس قد شاهدوها لأجل الطقس. |
| Eğer iyi değilsen, bana söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | -أريدكِ أن تُخبريني إن لم تكوني على ما يرام |
| Paige, saldırganların kaç kişi olduğunu söyleyebilir misin? | Open Subtitles | هل بوسعك أن تُخبريني بعدد المسلحين لديكِ؟ |
| Bana neler olduğunu neden söylemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تُخبريني ماذا حدث ؟ |
| Bir daha benimle konuşmak istemediğini söylemek için buraya geldin. | Open Subtitles | انتِ أتيتي الي هنا كي تُخبريني انكِ لا تريدين ان تسمعي عني |
| Yani, sen bana kardeşini iflastan kurtarmak için artık paraya ihtiyacın kalmadığını söylüyorsun. | Open Subtitles | إذاً ما تُخبريني به، هو أنكِ لن تحتاجي إلى فارسٍ أبيض لينقذكِ أنتِ وأخواتكِ من الدَّين |
| Kendini korurken bana söylemediğin başka ne var? | Open Subtitles | ماذا لم تُخبريني ايضا بسبب حمايتك لنفسك؟ |
| Dedektif, böyle göz alıcı bir ablan olduğunu söylememiştin. | Open Subtitles | لم تُخبريني من قبل أيتها المُحققة أنكِ لديكِ أخت مُتألقة |
| Bana birşeyler anlatmanı istiyorum, ama önce bir içki alacağım. | Open Subtitles | أريدكِ أن تُخبريني بشيءٍ ما، لكن أودّ إحتساء الشراب أولاً |
| Bana kim olduğunu söylemezsen o elbiseden kan akacak. | Open Subtitles | ستنزفين في ذلك الفستان إذا لم تُخبريني من أنتِ |
| Bana söyleyebilirsin. Gördün mü? | Open Subtitles | يمكنك أن تُخبريني ولن يؤذيك أحد لديه ندبة |