| Evleri saldırıya uğruyor, sense onları koruyacağına bana karşı güç kullanıyorsun. | Open Subtitles | بيوتهم تُهاجم وأنت تستخدم القوّة عليّ بدلاً من حمايتهم؟ |
| Bunu açıklamak gerekirse, mesela bir aslan tarafından saldırıya uğramışsanız bir kulübede ya da bir köşkte olmanız gerçekten hiçbir şey değiştirmez. | Open Subtitles | دعوني أشبه الموضوع كالتالي، أنت تُهاجم من قِبل أسد، حينها لن يُشكّل فارقاً إن كنت تأوي في بيت قش أو قصر |
| Yoksa o hiç saldırıya uğramamış olabilir mi? | Open Subtitles | أم من المحتمل انها لم تُهاجم اطلاقا ؟ وان هذا الهجوم.. |
| Evet ama saldırıya uğrayıp öldürülmediğin zamanlarda genelde kürek sallıyorsun. | Open Subtitles | وهذا أيضاً. ولكنكَ عندما لا تُهاجم أو تُقتل عادة ما تقوم بالتجريف |
| Flostre'a saldırdığında inandığım her şeye saldırıyorsun. | Open Subtitles | تُهاجم فلوستر و تُهاجم الأمور التي أؤمن بها. |
| Bir psikopat tarafından saldırıya uğramak bağlanma sayılmaz. | Open Subtitles | أن تُهاجم من قِبل شخص مُختل لا يمثل رابطة! |
| Ekip, size açıklayan ben olmak istemezdim ama Manticore saldırıya uğramadı. | Open Subtitles | .. جانج) .. أكره أن اقول ذلك لك) ولكن (مانتيكور) لم تكن تُهاجم |
| - O saldırıya almaz dua edin. | Open Subtitles | نصلي أن لا تُهاجم |
| Hood, fakir, masum Clun halkının saldırıya uğradığını gördü ve onları kurtarmaya fırladı, atıldı desek daha doğru. | Open Subtitles | رأى (روبن هود) الناس الأبرياء الفقراء في (كلان ) تُهاجم وبعد ذلك أسرع، باندفاع ودخل لإنقاذهم |
| Düşmanla olan pazarlık konusunda üzerime düşen görevi yapmakla meşgulken Hayley'nin bir grup manyak cadı tarafından saldırıya uğrayıp ölümden dönmesine göz göre göre müsade ettin. | Open Subtitles | وبينما شُغلت بتنفيذ التزاميمنالاتّفاق... تركتِ (هيلي) تُهاجم إلى أن كادت تُقتل من قبل قطيع سحرة مخابيل |
| Anne orada saldırıya uğramamış. | Open Subtitles | -لمْ تُهاجم (آن) هُناك . |
| Kendimi ifade eden yeteneğime saldırıyorsun dostum. | Open Subtitles | انت تُهاجم قدرتي للتعبير عن نفسي |