"تِد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ted
        
    Hayır Ted, dünyanın sonu gelmez. Ondan daha fena üç şey var. Birincisi: Open Subtitles كلا ، كلا (تِد) ، لن تكون اسوء شئ في العالم بلستكوناسوءرابعشئفي العالم.
    - Ted, hayır! - O kalın kafandan çıkar bunu! Open Subtitles ـ كلا ، (تِد) ـ افهم هذا عبر جمجمتك الغليطة..
    Yani sen olmasaydın Ted ve ben hâlâ çıkıyor olabilir miydik? Open Subtitles ـ إذن ، لولاكِ ، لربما انا و(تِد) لا زلنا نتواعد؟
    Ted, Ted, Ted! YouTube'a gir ve "Robin Scherbatsky sabah programı kusması" yaz. Open Subtitles تِد) ، (تِد) افتح "اليوتيوب" وأكتب) " تقيأ (روبن شورباتاسكي) في عرض الصباح"
    Ted, sana geçen sene sürpriz bir parti hazırlamıştık zaten. Tamam mı? Üst üste iki tane sürpriz parti olmaz. Open Subtitles تِد) ، لقد أعددنا لك حفلة مفاجأة في العام الماضي) حسناً ، لا يمكنك الحصول علي حفلتين مفاجئتين علي التوالي
    Böylece çocuklar yılbaşı için tek başıma kaldım. Ted'in beni neşelendirme isteğine minnettrım. Open Subtitles "إذن يا أولادي، لقد بقيت لعيد الميلاد وحيدة أقدر محاولة (تِد) في إبهاجي.."
    Olayın tamamını bilmiyorsunuz. Ted'le Karen üniversite boyunca ayrılıp durdular. Open Subtitles انتم لا تعلمون القصة كاملة ، لقد كان (تِد) و (كارين) ، معاً علي فترات في الجامعة.
    Ve sonrasında Ted'in aklı başına geldi ve en sonunda Karen'a haddini bildirmek için otobüse binip Providence'a gitti. Open Subtitles ثم غضب (تِد) كثيراً وأخيراً ، استقل الحافلة إلي (بروفيدينس) ليخرج بعض شعوره علي (كارين)
    Ted'i aldat, resimlerimi eleştir, her ne halt ediyorsan et. Open Subtitles تخن (تِد) ، وتنتقذ لوحتي؟ أيا يكن هذا يخصك..
    Selam Ted, selam Lily. Merak etmeyin Marshall'a söylemem. Open Subtitles مرحباً (تِد) ، مرحباً (ليلي) لا تقلقا لن أخبر (مارشال)..
    Ted, bir bakirenin coşkusunu taşıyan parlak suratlı biri olduğun zamanlara bakmanın eğlenceli olduğunu biliyorum. Open Subtitles (تِد) ، بالتأكيد انه أمر ممتع أن تنظر للماضي عندما تواجه فتاة ريفية تتورد خدودها كالعذراء..
    Ted, topa vurmaya çalışan Charlie Brown. Son saniyede topu çizgiden çıkarıyor ve topla yatıyor. Open Subtitles تِد ، هو (تشارلي براون) ويحاول ركل الكرة و(كارين لوسي)..
    Ted hiçbir şey demeden güldü ve Karen da istediğini aldı. Open Subtitles لقد رحل (تِد) بدون ان يقول شئ ، و(كارين) حصلت علي ما تبغاه بالضبط..
    Ted bu korkunç kadında ne buluyor anlamıyorum. Open Subtitles أنا لا أعلم ما يراه (تِد) في هذه المرآة الفظيعة ..
    Ted'se Karen'a bakınca; kendisi, annesi ve doktoru dışında penisine dokunan ilk kişiyi görüyor. Open Subtitles ولكن (تِد) يري (كارين) أول شخص لمس قضيبه بجانب نفسه وأمه وراعيته.
    Bunu kutlamamamız gerek. Ted kötü bir ayrılık yaşıyor. Open Subtitles لا يجدر بنا الإحتفال ، ف(تِد) مر بإنفصال سئ.
    Ted, senin iyiliğin için yaptım. Karen'ın ne kadar kötü olduğunu göremiyordun. Open Subtitles (تِد) ، لقد فعلتها لمصلحتك ، أنت لم تري كمهيفظيعة!
    Ted; sen ben ve Marshall üniversiteden beni en iyi arkadaşlarız. Open Subtitles (تِد) ، لقد كنت أنا وأنت و (مارشال) أفضل أصدقاء منذ الكلية
    Ted, senin benim ve Marshall'ın birlikte ne kadar süper olduğunu düşün. Open Subtitles (تِد) ، فكر في كم نحن رائعين أنا وأنت و(مارشال) ..
    Beni dinle Ted, sen çok iyi birisin. Söylemesi zor ama ikimiz de farklı şeyler peşindeyiz. Open Subtitles اسمعني (تِد) ، أنت رائع ، وهذا صعب للغاية ولكنني اعتقد اننا نبحث عن أشياء مختلفة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more