"ثريا" - Translation from Arabic to Turkish

• zengin
• Süreyya
• avize
• varlıklı

Dilerim ki Alison'la evli olayım çok zengin ve güçlü olayım.
أتمنى أن أتزوج من أليسون وان أكون ثريا جدا وقويا جدا

Mark insanlara bizim araba kazasında öldüğümüzü ve zengin insanlarca evlat edinildiğini söylüyormuş.
مارك يقول للناس اننا قد توفينا في حادث سيارة وان شخصا ثريا تبناه

Madem o kadar zengin, niye büyük bir yatla gelmiyor?
هل تعتقد انه كان سيملك يختا أكبر من هذا اذا كان ثريا ؟

Süreyya Hanım bir kadınla tanışmış ve kendisiyle evlenmek istiyor ancak iki eşe bakacak durumu yok.
سيدة ثريا , زوجكِ قابل فتاة ويرغب بالزواج منها . ولكنهُ لايستطيع ان يعول أمرأتان

Süreyya artık para da kazanıyor. Bir süre sonra boşanmayı kabul edecektir.
. ولكنها تجمع النقود الآن . مع مرور الوقت , ستطلب ثريا الطلاق

Bu bir avize, ve evet. Kimsenin buradan sallanmasını istemiyorum.
إنها ثريا ونعم لا أريد أي أحد أن يتدلى منها

LaHood gibi zengin bir kasabada vaiz, varlıklı bir adam olur.
لأشك في مدينة بها اغنياء كلاهوود القسيس سيصبح رجلا ثريا

zengin olmanı istiyoruz, zaten siz İngilizlerin buraya gelme nedeni bu.
نريد لك ان تصبح ثريا و الا فلماذا اتيت كبريطانيا الى تلك البلاد

Roberts o kadar zengin oldu ki, emekli olmak istedi.
أصبح روبرتس ثريا للغايه و رغب فى التقاعد

"zengin bir adam olarak öldü. Petrol kuyuları ve bok." 1 milyon papele yakın.
لقد مات ثريا و كان لديه آبار بترول أى ما يقرب من مليون

Evet. Görünüşe göre çok zengin olmuş. Özel bir tür plastik filan icat etmiş.
أجل، يبدو كذلك، يبدو وكأنه ثريا جدا لقد قام بابتكار نوع ما من المطاط

Neredeyse beni öldürüyorlardı. zengin ve güçlü olmak istemiştin.
أردت أن تكون ثريا للغاية وقويا للغاية ليس بهذا الشكل

Ve zengin olmak da. Fakat birşeyler yapmak, ve insanların beni bu yüzden sevmelerini istiyorum.
ولكن أن أكون ثريا نتيجة عمل أقوم به وأن يحبني الناس حقا بسبب ما أحققه

Tüm hayatım doyunca daha iyi görünebilmeyi daha zengin olmayı, daha başarılı, yetenekli olmayı diledim.
تمنيت دوما أن أكون وسيما ثريا , ناجحا , موهوبا

Belki de bana birşey satarak zengin olabilirsin.
يمكنك ان تصبح ثريا اذا بعتني شيء, عِوض عن ذالك.

Süreyya'dan iyi ne bir anne ne de bir eş vardır.
ليس هنالك زوجات ولا أمهات أفضل من ثريا إبنة اختي

Kendi iyiliği için olduğunu fark etse Süreyya da bunu kabul eder.
ثريا ستوافق اذا كانت تعرف مابصالحها

Süreyya, bunlar bir şeyler planlıyorlar.
هؤلاء الرجال يخططون لشيء يا ثريا

Süreyya, akil baliğ iki erkek tarafından anneliğe ve karılığa yakışmayan ameller işlemekle suçlanıyorsun.
ثريا ... رجلان يتهمانكِ ... بفعل الفاحشة

Fransız asıllı İranlı yazar Freidoune Sahebjam Süreyya'nın Recm Edilişi adlı romanını yayımladığında İran'daki recm ve kadın hakları sıkıntıları üzerine dikkatleri çekerek, en çok satanlar listesine girmiştir.
. عندما نشر الصحفي الايراني / الفرنسي - فريدوني ساهيب جام , " عن قصة " رجم ثريا

Sıradan bir avize değil bu, hoş ve fiyakalı.
مثل هذه الثريا انها ليست مجرد ثريا عادية انها نوع غير تقليدي وممتع.