| üç boyutlu bir dokumada yer alan 445 adet sicim | TED | اربعمائة و خمسة واربعين خيط في نسيج ثلاثي الابعاد |
| Bir sanat olarak varoluşumun üç boyutlu dokuması gibiler. | TED | إنهم نوعاً ما مثل نسيج ثلاثي الابعاد من وجودي حيث أعيش كفن |
| Bütün röntgenleri tarattım ve üç boyutlu bir modelleme yaptım. | Open Subtitles | قمت بمسحها كلها بواسطة الأشعة السينية و قمت بتشكيل مركب منها ثلاثي الابعاد |
| Peki Eric 2.0 hologram ise Eric 3.0 ne oluyor? | Open Subtitles | إذا إن كان إيريك 2.0 ثلاثي الابعاد كيف سيكون إيريك 3.0 ؟ في هذه الحالة سيكون نيل |
| Uydu radyo, hologram video, | Open Subtitles | موجات راديوية، تصوير ثلاثي الابعاد |
| görüntü yansıtıcıları çalıştırıyor pekala bir çeşit holografik kamuflaj evet efendim | Open Subtitles | قامت ببناء عاكسات الصور هنا صحيح، نوعاً ما من التمويه ثلاثي الابعاد |
| 3 boyutlu holografik görüşme... | Open Subtitles | .انه عبارة عن اجتماع (هيلوغرافيك) ثلاثي الابعاد |
| Sonra onu, üç boyutlu interaktif bir dünya turuna yollayacağız bu da Kral Tut'un evcil görünmesini sağlayacak. | Open Subtitles | ثمّ سنرسله خارجا على نموذج ثلاثي الابعاد بجولة عالمية ما سيجعل الملك توت يبدو وديعا |
| Bir oyun konsolu, ama ben onu kırdım dolayısıyla daha hızlı işlemcisi, üç boyutlu videosu ve Bluetooth'u var. | Open Subtitles | انها لعبة محاكاة محموله ولكنني عدلت عليها لذا تحتوي على معالج اسرع فيديو ثلاثي الابعاد و بلوتوث |
| 45 dakikası kaldı ve üç boyutlu memeler çıkacak. | Open Subtitles | -هناك تقريبا 45 دقائق متبقّية من الفيلم وهناك أيضاً نهود بجودة ثلاثي الابعاد |
| Bir su sineğinin beyninin üç boyutlu modellemeye ihtiyacı yoktur, çünkü Edwin Abbott'un yaylasındaki bir göletin yüzeyinde yaşar. | TED | دماغ الكائن الذي يخطو على الماء لا يحتاج الى برنامج ثلاثي الابعاد إطلاقا،.. لإنه يعيش على سطح مستنقع.. في العالم-المسطح للكاتب إدوين أبوت. |