| 302'lerimizden üçü Daedalus'a geri dönüyor, Efendim. Sheppard? | Open Subtitles | ثلاث من مقتلات302 عادت للددلوس سيدي |
| 302'lerimizden üçü Daedalus'a geri dönüyor, Efendim. | Open Subtitles | ثلاث من مقتلات302 عادت للددلوس سيدي |
| F302'lerimizden üçü Daedalus'a geri dönüyor Efendim. | Open Subtitles | ثلاث من مقاتلاتنا [تعود إلى الـ[ديدالوس |
| O yediğin şeyin üç tane büyük boy çizburgere eşit olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أوتعلمين؟ أكل واحدة من هذه كأكل ثلاث من شطائر البرجر بالجبن |
| İşe bakılırsa, mücevherci bir anda bunlardan üç tane bulmuş. | Open Subtitles | كان هناك محل مجوهرات محلي والذي كان فجأة لديه ثلاث من تلك |
| ve üç tel kızın kendi kafasından. " | Open Subtitles | و ثلاث من رأسها |
| üç tane lavuk üstüme atladı. Tam da arka mahallede çöplükten çöp çıkarırken. | Open Subtitles | ثلاث من الأوغاد قفزوا علي حين كنت فى الزقاق الخلفى اخذ القمامة من سلة القمامة |
| Eminim, onunla ilgili iki üç tane komik hatıran vardır. | Open Subtitles | انا متأكده ان لديك اثنتين او ثلاث من الذكريات المضحكة التي تود ان تشرحها |
| Leith katliamından önce üç tane Yaralı sırt tünellerin dışında dövüldü. | Open Subtitles | ثلاث من أصحاب الندب تم ضربهم خارج الأنفاق فقط قبل حادثة السوق, وتركوا عراة |
| Kapıda üç tane topuzlu vardı. | Open Subtitles | لقد تركت خلفي للتو ثلاث من أصحاب عقدة الشعر |
| New York Şehri'nde üç tane cinayet gerçekleşti. | Open Subtitles | ثلاث من جرائم القتل "وقعت في مدينة "نيويورك |
| Üç porsiyon peynirli kızartma ve üç tane de hafif olmayan bira alalım. | Open Subtitles | ...سنقوم بطلب ثلاث من البطاطس |
| - Kahve, koyu ve üç şekerlli. - Affedildin. | Open Subtitles | - القهوة , سوداء , ثلاث من السكر . |