| Bugün bir şey oldu. Senin hakkında, hakkımızda bir şey fark ettim. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث اليوم وأدركت شيئًا حيالكَ، بل حيالنا |
| Dinle. Bugün bir şey oldu. | Open Subtitles | أنصت، ثمّة شيء حدث مؤخرًا اليوم |
| O yüzüğe kesinlikle bir şey oldu. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث له بكل تأكيد! |
| Pekâlâ, bak. Caroline ile aramızda bir şey oldu. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث بيني وبين (كارولين). |
| Hayır, o gün mutlaka bir şey olmuş olmalı. | Open Subtitles | كلاّ ، ثمّة شيء حدث بذلك اليوم ، و لا ريب. |
| Jenna'ya bir şey oldu. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث لـ (جينا) ) |
| Jenna'ya bir şey oldu. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث لـ (جينا) ). |
| Burada bir şey olmuş. | Open Subtitles | ثمّة شيء حدث هنا. |