| Eğer onu gümüş renge boyasaydın... ve bükseydin ince bir bilezik gibi görünürdü. | Open Subtitles | انا اخبركَ الان لو قمت بطلائهِ باللون الفضي وقمت بـ ثني نهايته سوف يبدوا وكأنه مضرب كرة |
| Tamam, içeri gir, kontrolörü bul ve bir ince açılmasını bekle. | Open Subtitles | حسنا , اذن أذهب الى الداخل وجد وحدة التحكم وبعدها انتظر فتحة ال ثني |
| Onun için inceyi açık tutmak zorundasın. | Open Subtitles | يجب علينا ابقاء فتحة ال ثني مفتوحة لاجله |
| Ve Anders Viktor'un kolunu bükmeye çalıştı, ve Viktor bunun tanrı'nın varlığını kanıtlamak için rezil bir davranış olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وأندرس حاول ثني ذراع فيكتور فقال فيكتور إن هذه كانت حجة سيئة من أجل وجود الرب |
| Balya teliyle zor kaldırmıştı. | Open Subtitles | أمسكها ببعضها عن طريق ثني السلك |
| Kol sarması yapıyor, kol sarması! | Open Subtitles | هاهي حركة ثني الذراع! ثني الذارع! |
| Alex, çıplak ellerimle çeliği bükebiliyorum. | Open Subtitles | (أليكس)، بإمكاني ثني الحديد بيدي العاريتين. |
| Dizlerinizi bükün ve doğrulun. Dizlerinizi bükün... | Open Subtitles | ثم ثني وفرد، ثني... |
| Nathan, burada bir ince olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ناثان ، أنا لا أعتقد أن هناك فتحة ثني هنا |
| Tek yapmanız gereken o kadının ince hakkında ne bildiğini öğrenmek. | Open Subtitles | كل ما تحتاج لمعرفته هو ما تعرفه تلك المرأة حول ال ثني |
| - Ama artık Colton'ın ince oluşturabildiğini biliyorum ve bu bilgiyi benim dünyama götürerek belki Haven'ı sonsuza kadar kurtarabilirim. | Open Subtitles | ان كولتون تصنع فتحات ثني واستطيع نقل هذه المعلومات الى زمني وربما استطيع انقاذ هايفن |
| O zaman Barbara Colton'ın ince oluşturduğunu hatırlamazdın. | Open Subtitles | عندها لن تتمكن من تذكر بان كولتون تصنع فتحات ثني |
| Burası Dave'in açık inceyi gördüğünü söylediği yer. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي قال ديف انه رأى فيه فتحة ثني |
| Ama o inceyi Nathan'ın geri dönebileceği kadar açık tutabilirse... | Open Subtitles | لكن لو أستطاعت فقط أبقاء ال ثني مفتوحا لفترة كافية ليستطيع نايثن العودة |
| Çeneni kapa ve manyak parmaklarını bükmeye devam et! | Open Subtitles | أصمت و أستمر في ثني أصابعك المجنونة |
| Anders Viktor'un kolunu bükmeye çalıştı, | Open Subtitles | وأندرس حاول ثني ذراع فيكتور |
| Balya teliyle zor kaldırmıştı. | Open Subtitles | أمسكها ببعضها عن طريق ثني السلك |
| Kol sarması! | Open Subtitles | حركة ثني الذارع! |
| Alex, ellerimle bir çeliği bükebiliyorum. | Open Subtitles | (أليكس)، بإمكاني ثني الحديد بيدي العاريتين. |
| Dizlerinizi bükün ve doğrulun. | Open Subtitles | ثني ثم فرد |
| Belki de geri dönmeden önce nalları dikme ihtimaline karşı bana incenin yerini söylesen iyi olur. | Open Subtitles | ربما يتوجب عليك اخباري عن مكان ال ثني تحسبا انت تعلم انا احب التشاؤم قبل العودة |