| Birkaç milyar yıl sonra, galaksimiz, komşumuz Andromeda ile çarpışabilir. | Open Subtitles | منذ بضعة مليارات من السنين، مجرتنا تتصادم مع جارتنا أندروميدا |
| komşumuz Bayan Clark'ın yeğeni. | Open Subtitles | أنت تعرف السّيدة كلارك جارتنا هذه دانيل، أبنة أختها |
| komşumuz Bayan Clark'ın yeğeni. | Open Subtitles | أنت تعرف السّيدة كلارك جارتنا هذه دانيل، أبنة أختها |
| O yüzden süt şişesinin nasıl kafaya dikildiği ya da komşu kadının ne zamanlar banyo yaptığı konusunda fikre ihtiyacımız olana kadar otur oturduğun yerde. | Open Subtitles | لذلك, فقط ابقَ جالساً حتى نحتاج رأي مطّلع عن شرب الحليب مباشرةً من الابريق أو في أي وقت تأخذ السيدة جارتنا حمامها |
| komşumuzun doğum lekesi bile bir savaş yarası olarak değişivermişti. | Open Subtitles | الشامة التي على جبين جارتنا تحولت الى علامة حرب |
| Evet, Glen senin başındaydı ve komşumuz Ruthie. | Open Subtitles | نعم,غلين كان مع المعزين خاصتك وروثي جارتنا. |
| O bizim komşumuz, onunla ilgileniyoruz, alışverişini yapıp, emekli maaşını alıyoruz. | Open Subtitles | ، إنها جارتنا ، ونحن نعتني بها ... ونشتري لها احتياجاتها |
| komşumuz ve hapishanede tek başına, korkmuş durumda. | Open Subtitles | إنها جارتنا وهي وحيدة في هذه المقاطعة،ومذعورة |
| Numara üç, zombi komşumuz güvenliği kendine çekecek. | Open Subtitles | رقم ثلاثة، الحصول على جارتنا الكسول رسم بعيداً من الحراس. |
| Babamı bir motelde komşumuz ve reşit olmayan bir fahişeyle bulsaydım ne yapardım bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ماذا ستفعل لو وجدت والدي في فندق مع جارتنا وعاهرة دون السن القانونية. |
| Ben on yaşındayken, kapı komşumuz kaybolmuştu. | Open Subtitles | عندما كُنت بالعاشرة من عُمري ، فُقدت جارتنا التي كانت تسكن بالمنزل المُجاور لنا |
| Sonra kocam beni komşumuz için terk etti, onların sevişmesini her gece yatak odamdan dinlemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | وبعدها هجرني زوجي من أجل جارتنا وكان عليَّ سماعهم يتضاجعون من غرفة نومنا كل ليلة |
| Onu ihmal ettiğimizi falan düşünmeden söyleyeyim komşumuz ricamız üzerine ona bakıyor ve biz de gitmek istiyoruz. | Open Subtitles | وفي حال كنتم تعتقدون أننا نهمله ترعاه جارتنا كخدمة لنا |
| O sırada komşumuz kafasını uzattı ve sipariş ettiği pizzasını alt kattaki göçmenlerin elinde olduğunu fark edince sinirden kıpkırmızı oldu. | TED | وبعدها أطلت جارتنا برأسها، وتحول لونها إلى الأحمر من شدة الغضب عندما أدركت أن هؤلاء المهاجرين من الطابق الأسفل حصلوا بصورة ما على البيتزا التي طلبتها. |
| Karım ve ben herşeyi ayarladık karım komşumuz Zita ile beraber yatacak. | Open Subtitles | زوجتي و أنا رتبنا الأمر ستذهب لتنام مع زيتا .... جارتنا |
| Biz zamanlar komşu olduğumuzu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنها كانت جارتنا في يوشيغوما |
| Hey, komşu kızın evli olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل كنت تعرف ان الفتاة جارتنا متزوجة؟ |
| - Yeni komşumuzun fiyatlara bir yardımı olmayacak, hatırlatayım. | Open Subtitles | انتبه جارتنا الجديدة لن تتأقلم مع الأسعار |
| komşunun çocuğuna bakıyordum sonra bu köpek geldi! | Open Subtitles | أنا أهتم بابن جارتنا وأتى هذا الكلب |
| O benim doktorumdu fakat aynı zamanda sokağın karşısındaki binada yaşayan komşumuzdu. | TED | حسنًا، كانت طبيبتي، لكن أيضًا كانت جارتنا كانت تسكن في المبنى المقابل لنا. |
| Komşularımızdan biri o hapı kullanıyordu. | Open Subtitles | ماذا لو كانت جارتنا مدمنة على ذاك الدواء؟ |
| Leo, bu Penny arkadasimiz ve komsumuz. | Open Subtitles | ليو هذه بيني صديقتنا و جارتنا |
| Aparmandaki tuvaletimiz, patlamıştı falan... alt komşumuza akıyordu. | Open Subtitles | حيث انفجر نوعا ما احد الحمامات في الشقة وغمرت المياه جارتنا في الطابق السفلي |