| Mutfaktaki çalışanlardan senin hakkında çok ilginç bir hikaye işittim. | Open Subtitles | لقد سمعت قصة غريبة جداً عنك من طاقم المطبخ |
| Biliyor musun, geçenlerde düşündüm de, hakkında çok az şey biliyorum. | Open Subtitles | أتعلمين؟ كنت أفكر ذلك اليوم, و أعلم أنني أعرف القليل جداً عنك |
| Önceki gün düşünüyordum da, senin hakkında çok az şey biliyorum. | Open Subtitles | أتعلمين؟ كنت أفكر ذلك اليوم, و أعلم أنني أعرف القليل جداً عنك |
| Benim senden çok daha farklı olduğumu düşünüyorum çünkü benim vazgeçilemeyecek bir yetim var. | Open Subtitles | أتخيل بأنني مختلفة جداً عنك لأن لدي خبرة لا يمكن الاستغناء عنها |
| senden çok uzağa. | Open Subtitles | بعيداً جداً عنك |
| Senin hakkında çok şey duydum ünlüymüşsün gibi hissettim. | Open Subtitles | يا إلهي ، سمعتُ الكثير جداً عنك اشعر كما لو انك مشهور |
| hakkında çok iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | سَمعتُ أشياء رائعة جداً عنك. |
| hakkında çok az şey duydum. | Open Subtitles | سمعت القليل جداً عنك |
| hakkında çok iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | سمعت أموراً لطيفة جداً عنك. |
| senden çok uzaktayım. | Open Subtitles | أنا بعيد جداً عنك |
| Ayrıca Ross senden çok farklı. | Open Subtitles | وهو مختلف جداً عنك |
| Freya senden çok farklı. O tehlikeli biri. | Open Subtitles | (فرايا)، مختلفة جداً عنك إنها خطيرة |