| - Bu büyükbabamın eski haritası. - Döngülerin nerede olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | هذه خريطةُ جدِّي القديمة- إنها تُريك مكان الحلقات- |
| Bu büyükbabamın eski bir portresi. | Open Subtitles | . هي صورة قديمة من جدِّي |
| Bu, büyükbabamın saatiydi. | Open Subtitles | هذه ساعة جدِّي |
| Tıpkı dedem ve ninem gibi. | Open Subtitles | تمامًا مثلما حصل مع جدِّي و جدَّتي |
| dedem öldüğünde on yaşındaydım. | Open Subtitles | كنت في العاشرة من عمري حين توفِّي جدِّي |
| Tıpkı dedem ve nenemin aşkı gibi. | Open Subtitles | تمامًا مثلما حصل مع جدِّي و جدَّتي |
| Jonas kardeşlerden birinin yüzü var ama dedem Pete'in vücuduna sahip. | Open Subtitles | وجه a أَخّ يونس، جسم جدِّي بيت. |