| Ve şunu söylemek isterim ki beni ailenizin bir parçası yaptınız ve bunun için sizlere teşekkür ederim. | Open Subtitles | أودّ أن أقول لكم, أنكم جعلتموني جزءً من عائلتكم و أريد أن أشكركم على ذلك |
| Adam üzerine sahte dövmeler yaptınız ve ortağımın silahsız bir adamı vurduğuna inanmamı sağladınız. | Open Subtitles | وضعتم عليه شوما زائفة و جعلتموني أصدق أنّ شريكي أطلق النار على رجل أعزل. |
| Ve sonra oradaki bizim takımımıza şöyle bir şöylemişti. "Beni bir zaman bana bakmaktan utanç duyan insanların olduğu bir köyde görünür biri yaptınız" | TED | وقد قال لفريقنا هناك لقد جعلتموني " مرئية " في قرية كان البعض يخجل من حتى النظر إلي |
| Hayal bile edemeyeceğim düzeyde güçlü olmamı sağladınız sizi bu yüzden seviyorum. | Open Subtitles | جعلتموني أقوى مما ظننت أن أكون وأحبكم لهذا |
| Son zamanlarda zor günler geçirdim fakat siz benim tekrar umut edebilmemi sağladınız. | Open Subtitles | كنت أمر بوقت صعب مؤخراً لكنكم جعلتموني ... مليء بالأمل |
| Siz beni Baltimore'un en mutlu genci yaptınız. | Open Subtitles | ."لقد جعلتموني أسعد حدث منحرف في "بالتيمور |
| Beni daha iyi biri yaptınız. | Open Subtitles | شكراً لأنكم جعلتموني رجلاً أفضل |
| Beni bir bağımlı yaptınız. Krallığım yıkılırken beni aylarca kapalı tuttunuz! | Open Subtitles | جعلتموني مدمناً جعلتموني حبيساً لشهور |
| Yanılmıştım ve hatamı görmemi sağladınız. | Open Subtitles | كنتُ مخطئ وأنتم جعلتموني أرى ذلك. |
| Devam etmemi sağladınız. | Open Subtitles | جعلتموني أواصل. |
| Kendimi önemli hissetmemi sağladınız. | Open Subtitles | جعلتموني اشعر انني مهمه |
| Sizler umursamamı sağladınız. | Open Subtitles | لقد جعلتموني أهتمُّ أكثر. |
| Benim aptal görünmemi sağladınız, | Open Subtitles | جعلتموني أبدو غبيّا |