| Birbirlerine dedikleri şeyler, adeta kanımı dondurdu. | Open Subtitles | لقد جمدت الدم في عروقي تلك الكلمات التي تبادلوها |
| Bunlar 3 ülkeye ait Amerikadaki 5 bankadaki 13 hesabın numaraları ki bizim hükümetimiz bu hesapları çeşitli sebeplerden dolayı dondurdu. | Open Subtitles | هذه الارقام من 13 حساب فى خمس بنوك امريكية تابعة لخمس ولايات وحكومتنا جمدت هذه الارصدة لعدة اسباب |
| Sen bir gün kocanı şöyle karşılamayacaksın, "Tatlım, galiba çocukları dondurdum." | Open Subtitles | إنكِ لن تحيّي زوجكِ بــ : عزيزي لقد جمدت الأولاد |
| Evet. dondurdum ama güzel oldu. | Open Subtitles | نعم , لقد جمدت شعرى ولكنه يبدو جيدا |
| Rüzgar, adamı o saat dondurur. 2 gün oluyor, Saliho'nun gelini dondu fukara. | Open Subtitles | جمدت عروس (صلاح) حتى الموت . بعد مرور يوم هي وأطفالها |
| Sanki karısının ölümü onu orada bırakmış, onu zamanın içinde dondurmuş. | Open Subtitles | و كأن تلك المرأة الميتة** **قد جمدت حياته إلى الأبد |
| Deliller gösteriyor ki, Diane Sidman öldükten sonra likit nitrojen kullanılarak dondurulmuş. | Open Subtitles | الأدلة تشير الى أن ديان سيدمان جمدت باستخدام النيتروجين السائل بعد أن قتلت |
| İş arkadaşlarına hesaplarını dondurduğumu söyledin. | Open Subtitles | أخبرت زملاءك أنني جمدت أرصدتك |
| Birkaç yumurtamı dondurtmuştum. Taşıyıcı anne olayını düşünebiliriz. | Open Subtitles | جمدت بعض بويضاتي, لذلك قد نقوم بالعملية, ولكني لا أعرف |
| Bunca şeyden sonra Claire ve Arika, kulemizi aldı, varlıklarını dondurdu, dostlarını çaldı ve soy adımızı dağıttı. | Open Subtitles | أعني، بعد كل شيء، أخذت كلير واريكا برج لدينا، جمدت الأصول الخاصة بك، المختطفة حلفائكم، دمر اسم عائلتنا. |
| Üzgünüm Bay Winthorpe ama Maliye hesabınızı dondurdu. | Open Subtitles | أنا آسف سيد "وينثورب" لكن مصلحة الضرائب قد جمدت حسابك |
| Fransa'nın en büyük bankası müşterilerinin borsadaki paralarını bugün dondurdu. | Open Subtitles | فرنسا جمدت حسابات تسويق النقود اليوم |
| Sana söylemiştim, hükümet banka hesaplarımı dondurdu. | Open Subtitles | قد أخبرتك .الحكومة جمدت حساباتي |
| Spermlerini dondurdum. | Open Subtitles | أنا جمدت الحيوانات المنوية الخاصة بك. |
| En son yaptığımda bir tanesini dondurdum. | Open Subtitles | أنا قدمت دفعة وأنا جمدت ذلك. |
| Hesabı dondurdum diye mi bunlar? | Open Subtitles | هل هذا لأني جمدت الحساب؟ |
| Rüzgar adamı o saat dondurur. 2 gün oluyor, Saliho'nun gelini dondu fukara. | Open Subtitles | جمدت عروس (صلاح) يوما بعد مضى يومين هي و أطفالها |
| Görüntün dondu. | Open Subtitles | لقد جمدت الصورة |
| Dün gece manyağın biri bir polisi dondurmuş. | Open Subtitles | الليلة الماضية، جمدت بعض النفسية شرطي. |
| Soğuk, yaralarını dondurmuş. | Open Subtitles | لقد جمدت الريح جراحه |
| Dostum, bence bunlar Obama seçilmeden ÖNCE nuggetların dondurulmuş Olması gibi Bir Şey. | Open Subtitles | المتأنق، وأعتقد أن هذه شذرات جمدت قبل انتخاب أوباما. |
| Görünen o ki kızın cesedi dondurulmuş. | Open Subtitles | لكن يظهر أن الجثة جمدت لفترة قبل القتل |
| İş arkadaşlarına hesaplarını dondurduğumu söyledin. | Open Subtitles | أخبرت زملاءك أنني جمدت أرصدتك |
| 70'lerin sonunda yumurtalarımı dondurtmuştum. | Open Subtitles | أترى, لقد جمدت بيضاتي في السبيعنات |
| Aynı kısımda donup donmadığını belirlemek için daha çok dolgu örneği lazım. | Open Subtitles | نحتاج المزيد من العينات من الصميم لنقرر إذا كانت جمدت من نفس العرق |
| Kredi kartlarını dondurup banka hesaplarını kapatacak kadar mı özledin beni? | Open Subtitles | هل إشتقت إلي لهذا الحد؟ لدرجة أنك جمدت البطاقات الإئتمانية و أغلقت الحسابات المصرفية؟ |