"جميلاَ" - Translation from Arabic to Turkish

• iyi
• Güzel
• hoş
• harika

Söz, daha iyi biri olacağım. Alo. Henry?
أعدك أن أحاول أن أكون رجلاَ أفضل أجل قضيت وقتاَ جميلاَ أيضاَ

Denedim, 7. sınıfta olmama rağmen ve hiç de iyi sonuçlanmadı, hiç kimse için.
رغم أني كنت في الصف السابع ولم ينتهي الوضع جميلاَ لأي أحد

Alison'dan bahsetmek iyi gelebilir.
من الممكن ان يكون جميلاَ التحدث عن اليسون

Ve bu şey, yaşadığım sürece, gözümün önünden gitmeyecek... Güzel değiller mi?
وهذا الأمر يعلق ذهني بالفكرة أليس جميلاَ ؟

Neyi Güzel bulup bulamayacağımı bana söyleyemezsin.
لا تخبريني بما أجده جميلاَ وما لا أجده أو التعب

Bu hoş değil eğer biri adını değiştiriyorsa ve insanlar yenisini reddediyorsa.
ليس جميلاَ لو شخص حاول تغيير اسمك يرفض الناس دعوتهم بالاسم الجديد

Bence bu mor harika bir mor değil mi?
أظن هذا البنفسجي أليس لوناَ جميلاَ إنه مذهل

Minnettarım hatta. Benimle iyi iş çıkardın.
أنا ممتنة فعلت شيئأَ جميلاَ لأجلي

Angelica Mikey'le iyi oynadı. Yarın bir şey yapmıyoruz.
" أنجيليكا " قضت وقتاَ جميلاَ مع " مايكي " لن نفعل شيئأَ في الغد

Çok teşekkürler Angus, umarım iyi vakit geçirdin.
أشكرك " أنقوس " آمل أنك قضيت وقتاَ جميلاَ

İyi günler. Güzel bir yeriniz varmış.
أتمنى لك يوماَ جميلاَ فالمنظر هنا رائع

Her zaman seninle iyi vakit geçireceğimizi biliyordum Şerif Dewey.
عرفت دائماَ أنك ستكون وقتاَ جميلاَ أيها النائب " ديوي "

Bundan sonra hep iyi zaman geçireceğiz!
سيكون وقتاَ جميلاَ من الآن وصاعداَ

Çirkin siyah karga, diğer kuşlardan kopan bütün renkli tüyleri toplamış ve bu tüyleri kendi vücuduna yapıştırmış, çok Güzel görünüyormuş.
الغراب الأسود القبيح جَمعَ كُلّ الريش الملوّن الذي سَقطَ مِنْ الطيورِ الأخرى، رَبطَهم بجسمِه وظَهرَ كانه جميلاَ جداً

Ve karnende "Pornocu" ibaresi Güzel durmayacağı için, onu susturmaya karar verdin.
وطالما أن الإباحي لا يبدوا جميلاَ في سجل الكلية كان عليك أن تخرسها

- Güzel günlerimiz olmuştu, değil mi?
- قضينا وقتاَ جميلاَ أليس كذلك " ليام " ؟

Neden Bessie teyzen için Güzel bir şeyler seçmiyorsun?
لم لا تختار شيئاَ جميلاَ لخالتك " بيسي " ؟

Tanrı'm! Güzel değil mi?
تصرفي كأن لديك صديقة أليس جميلاَ ؟

Çok hoş bir teklifte bulundun. Benim için ne kadar anlamlı olduğunu bilmelisin.
لقد عرضت علي عرضاَ جميلاَ واريدك أن تفهمي

Bu çok hoş bir filmdi. Evet, babamla beraber izlediğimizi hatırlıyorum.
كان فيلماَ جميلاَ أجل أتذكره مع والدي

Kulağa hoş geliyor.
أنا أتخيل يبدو جميلاَ

Burası harika görünüyor!
سأخبرك أن هذا المكان يبدو جميلاَ