| Piper, üstündeki, mükemmel. Çok güzelsin. | Open Subtitles | بايبر، إنَّ ما ترتدينه رائع، وأنتِ جميلةٌ به |
| Kim sana güzelsin der benden başka? | Open Subtitles | مَن أخبركِ بأنكِ جميلةٌ غيريّ أنا؟ |
| Sabahları çok güzelsin. | Open Subtitles | في الصّباح، أنتِ جميلةٌ للغاية |
| Söylesene senin gibi tatlı birşey kolunda dünyanın sonuyla buralarda ne arıyor? | Open Subtitles | أخبريني إذاً ... ماذا يَدفع جميلةٌ مثلكِ للتَجول ونهاية العالم على ذراعِـها؟ |
| "Tanrı aşağı bakmış ve muhteşem güzellikte bir gül görmüş o kadar güzelmiş ki cennette yanında olsun diye koparmış." | Open Subtitles | نظر الرب إلى الأسفل، ورأى تلك ،الوردةَ الجميلة جميلةٌ للغاية، لدرجة أنه اقتطفها .ليزرعها في الجنة من أجله |
| Dedem pek iyi konusamiyor ama sizin çok güzel oldugunuzu söylüyor. | Open Subtitles | جدي لا يستطيع التحدث جيداً، لكنه يقول بأنكِ جميلةٌ للغاية |
| Yapacağı yemeği de geçtim büyük bir ağacımız olurdu. Kocaman ve güzel bir ağaç. | Open Subtitles | انسَ أمر الطعام لأنّها تطبخ، لكن سأحظى بشجرة كبيرةً جداً، جميلةٌ وضخمة |
| Öğlenleri aşırı güzelsin. | Open Subtitles | و بعد الظّهر، أنتِ جميلةٌ بشكلٍ مُخيف |
| Çok güzelsin. | Open Subtitles | انكِ جميلةٌ جداً |
| - Sende güzelsin. | Open Subtitles | وأنتِ جميلةٌ أيضاً |
| Çok güzelsin. | Open Subtitles | أنتِ جميلةٌ جداً. |
| Çok güzelsin. | Open Subtitles | ًأنتِ جميلةٌ جدا. |
| - Sen çok güzelsin. | Open Subtitles | ًأنتِ جميلةٌ جدا. |
| Çok güzelsin. | Open Subtitles | إنّكِ جميلةٌ جدًّا. |
| O kadar güzelsin ki. | Open Subtitles | انتِ جميلةٌ جداً |
| Mutsuz olmak için fazla güzelsin. | Open Subtitles | أنت جميلةٌ جداً لتكوني حزينة. |
| - Senin gibi tatlı bir kızı mı? | Open Subtitles | - ماذا ؟ لو أنني مع فتاةٌ جميلةٌ مثلكِ فسوق .. |
| Çok tatlı ama, değil mi? | Open Subtitles | مع ذلك فإنها جميلةٌ جداً أليس كذلك ؟ |
| Çok güzelmiş. | Open Subtitles | إنّها جميلةٌ جداً |
| Çok güzelmiş. | Open Subtitles | عجباً ، هي جميلةٌ حقاً |
| Dedem pek iyi konusamiyor ama sizin çok güzel oldugunuzu söylüyor. | Open Subtitles | جدي لا يستطيع التحدث جيداً، لكنه يقول بأنكِ جميلةٌ للغاية |
| Bekle, bekle Kurt bu konu hakkında konuşalım. Hayır, bu konu hakkında konuşmak istemiyorum! çok güzel. | Open Subtitles | كلّا , لا أريد التحدث بشأن ذلك .إنها جميلةٌ للغاية |
| Bir elinde bir sürahi şarap, diğer elinde güzel bir kadın. | Open Subtitles | إبريقٌ من النبيذ في يدٍ.. وإمرأةٌ جميلةٌ في اليد الأخرى |