| Ama komşularınız, insanların genellikle baktıklarının arkasındaki her şeyi görüyorlar. | Open Subtitles | .. أن الأمور ستكون كما هي، ولكن .. أشعر أن جيرانكِ لا ينظرون إلى الأشياء التي ينظر .. |
| Ama komşularınız, insanların genellikle baktıklarının arkasındaki her şeyi görüyorlar. | Open Subtitles | أنالأمورستكونكما هي.. ولكن .. أشعر أن جيرانكِ لا ينظرون إلى الأشياء |
| komşuların, evlilikleri yıktığını biliyorlardır. | Open Subtitles | ــ جيرانكِ يعرفون بتدميركِ للزيجات ــ حسناً، عليكِ المغادرة |
| Yıllarca çabalarsın ve ödemelerini yetiştiremezsin, taki şerif gelip seni kapı dışarı edip, eşyalarını tüm komşuların gözü önünde bahçeye fırlatana kadar. | Open Subtitles | لقد صارعتِ لسنواتٍ و سنوات وتراكمت عليكِ ديونكِ حتى تم طردكِ من قبل الشرطة الذي رمى أغراضكِ في الشارع أمام جيرانكِ |
| - Komşularına cidden güveniyor olmalısın. | Open Subtitles | -ياللعجب, لا بد وأنكِ تثقين في جيرانكِ بالفعل. |
| Komşularına cidden güveniyor olmalısın. | Open Subtitles | -ياللعجب, لا بد وأنكِ تثقين في جيرانكِ بالفعل. |
| Bu harika. Yolda komşularından biri ile tanıştım. | Open Subtitles | إنها رائعة، لقد قابلت أحد جيرانكِ وأنا في طريقي إلى الصعود هنا |
| komşularınız benimle konuşuncaya kadar bir şey yapamam. | Open Subtitles | لن نقوم بتأكيد أي شيء، حتى يتحدثُ جيرانكِ إليّ. |
| - Açıckası, komşularınız tüm gün boyunca arabanızın yol üstünde park halinde olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لنكون واضحين جيرانكِ شاهدوا سيارتك بممر المنزل على مدى اليوم |
| - Evet, daha önce de polis öldürmüştüm. Aslına bakarsan, bir kaç tanesi yeni komşuların olacak. | Open Subtitles | لقد قتلتُ عناصر شُرطة من قبل، في الواقع، عدد قليل منهم هُمْ جيرانكِ الجُدد. |
| Komşularına polis olduğumu söyledim. | Open Subtitles | أخبرت جيرانكِ أني شرطي. |
| İkimizin de isteyeceği tek şey komşularından birinin polis çağırması. | Open Subtitles | آخر شيء يحتاجه كِلانا هو إستدعاء أحد جيرانكِ للشرطة. |