| Mavi Ekip, saat üç yönünde iki koruma görüyorum. | Open Subtitles | الفريق الأزرق ، يوجد حارسان في الجهة اليُمنى |
| Diger tarafta hiç koruma var mi? Birinci katta iki tane koruma var, merdivenlerde ise kimse yok. | Open Subtitles | حارسان في الطابق الأول وليس هنالك أحد، على السلالم |
| Pekala. Çatıda iki muhafız. - İki de yerde. | Open Subtitles | حسناً ، أرى الآتي ، حارسان على السطح واثنان على الأرض |
| - Adaya gelenleri hep iki muhafız karşılardı. | Open Subtitles | ثمّة حارسان يقابلا دائماً مسئول الترحيلات. |
| Sonra köprünün karşısında iki Alman nöbetçi bulacaksınız. Onları devreden çıkarın. | Open Subtitles | على الجانب الآخر من الجسر يوجد حارسان ألمانيان ، قوموا بإيقافهم |
| Her zamanki gibi iki gardiyan konuşur. Dediklerini duymamak mümkün değildir. | Open Subtitles | كان هناك حارسان يتحدثان عن الموضوع وأحدهم سمعهم بالصدفة |
| İki gardiyanın buradan çıkarak gitmesi şüphe çekmez. | Open Subtitles | حارسان مثلنا يخرجان من هنا ليس أمراً مريباً |
| Bildiğiniz gibi, binanın otoparkında 2 güvenlik görevlisi vardı. | Open Subtitles | وكما تعلمون، كان هنالك حارسان أمنيان في مراَب المواقف |
| Evet ve kılıcı kuzeydeki iki nöbetçiyi öldürmekte kullanmış. | Open Subtitles | أجل، وقد إستخدمه لقتل حارسان في الشمال. |
| Fakir evine göre çok fazla koruma var. Girişlerde iki koruma var. | Open Subtitles | ذلك تأمين مُفرط لمبنى متواضع، ثمّة حارسان عند كلّ نقطة ولوج. |
| Köprüde iki koruma var, meydanda içinde 10 -12 Alman olan bir karakol. | Open Subtitles | حسناً ، سيكون هناك حارسان عند الجسر ، حارس عند الكوخ الصغير و قرابة الـ 10 حراس في الساحة |
| yolculuğumda bana eşlik eden iki işe yaramaz koruma. | Open Subtitles | نعم, لقد كان معي حارسان شخصيان -لا فائدة منهما - يسافران معي. |
| Evet, ama her noktaya iki koruma koydum. | Open Subtitles | نعم، ولكن لدي حارسان عند كل نقطة |
| Onlar da oradaydı ve iki koruma vardı. | Open Subtitles | أجل، كانوا هناك أيضًا وكان هناك حارسان |
| Çatı katında iki koruma var. | Open Subtitles | لدينا حارسان عند مستوى هذه الشقة |
| - Adaya gelenleri hep iki muhafız karşılardı. | Open Subtitles | ثمّة حارسان يقابلا دائماً مسئول الترحيلات. |
| İki muhafız bağlanmış, baygın. | Open Subtitles | لدينا حارسان مقيدان فاقدين الوعي |
| Arka tarafa iki nöbetçi gönder, iki tane de ana caddeye yerleştir. | Open Subtitles | أرسل حارسان إلى الخلف وضع اثنان على الشارع الرئيسي |
| Her zamanki gibi iki gardiyan konuşur. Dediklerini duymamak mümkün değildir. | Open Subtitles | كان هناك حارسان يتحدثان عن الموضوع وأحدهم سمعهم بالصدفة |
| İki gardiyanın onu taşıyarak gitmesi çeker ama. | Open Subtitles | أما حارسان يحملانه للخارج... أمراً مريباً |
| Soygun sırasında iki güvenlik görevlisi öldürülmüş, mekan o günden beri kapalı. | Open Subtitles | قُتل حارسان أثناء عمليّة السرقة، و المكان مقفلٌ مُذّاك. |
| -Bir kez Bi kaç silahlı adam onları sağlam benzetmişti. | Open Subtitles | مرة واحد، فرقة مكونة من حارسان وقعت في كمين نصبه خمسة رجال |