"حافّة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kenarında
        
    • kan bulaşan bıçak
        
    Güneş gülü gibi yapraklarının kenarında nektar üreterek kendisini çekici hale getirir. Open Subtitles مثل السنديو تجعل نفسها جذابة جدا تُخرج الرّحيق من حافّة كل ورقة
    Peki ya bir kara deliğin olay ufkunun hemen kenarında ortaya çıkarsa ne olur? TED لكن ما الذي يحدث عندما يظهران بالضبط عند حافّة أفق الحدث للثقب الأسود؟
    Paranın kenarında yazan numara. Open Subtitles إنّها الكتابة الموجودة على طول حافّة ورقة النقد.
    Ta ki epey kan bulaşan bıçak elinden düştükten sonra tıpkı sendeki gibi avucunda derin bir kesik oluşturup kurbanın elbisesinde hafif bir kan sıçrama izi bırakana dek. Open Subtitles انزلقت يدها على حافّة الشفرة الحادّة... وجرحت راحتها جرحًا غائرًا، على غراركِ مخلّفةً لطخة ارتداديّة على ثوب الضحيّة
    Kadını defalarca bıçaklamış. Ta ki epey kan bulaşan bıçak elinden düşüp avucundaki gibi derin bir kesik oluşturana dek. Open Subtitles طعن المرأة مرارًا حتّى دميت السكّين، انزلقت يدها على حافّة الشفرة الحادّة...
    Ama su kenarında sayıları artmaya devam ediyor ve sonunda tehlikeyle hepsi birden yüzleşiyor. Open Subtitles لكن تستمرّ الأعداد بالتزايد عند حافّة النهر وفي النهاية، يواجهون الخطر سويّة
    Peki, önce yatağın kenarında öpüşmeye başladık. Open Subtitles حسنًا، أولاً، بدأنا بتبويس بعضنا على حافّة السرير.
    Ve yaşanabilir bölgenin hemen kenarında bulunuyor. Open Subtitles وإنه على حافّة النطاق الصالح للسكن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more