| İyi görünüyorsun. Her şey yolunda mı? | Open Subtitles | تبدو رائعاً تبدو في حالة جيّدة هل كل شيء جيد؟ |
| İyi görünüyorsun adamım! | Open Subtitles | مــا الأمـــر ؟ أنت تَبْدو في حالة جيّدة |
| - Stef. Üstünde iyi durup durmadığını ona söylemem lazım. | Open Subtitles | حقاً، أنا يَجِبُ أَنْ أُخبرَها إذا تَبْدو في حالة جيّدة أَو لا. |
| - İyi durumda. Çok daha iyi olmuş. | Open Subtitles | يَبْدو في حالة جيّدة. |
| Kate, o çocuk her zaman iyi görünüyor. | Open Subtitles | كايت، ذلك الولدِ دائما يَبْدو في حالة جيّدة |
| Mrs.Johnson'nın çimleri güzel gözüküyor. | Open Subtitles | يَبْدو عشبُ السّيدةِ جونسن في حالة جيّدة. |
| İyi görünüyorsun, adamım. Kimden çalıyorsun ? Güzel mont. | Open Subtitles | تبدو في حالة جيّدة من من سرقت هذه السترة الرائعة؟ |
| Yaşına göre iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تَبْدو في حالة جيّدة بالنسبة لعُمرِكَ |
| - İyi görünüyorsun , iyi hissediyor musun ? | Open Subtitles | تبدو في حالة جيّدة. أتشعر بالارتياح؟ |
| Selam Fez, iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | يا، فاس، ظُهُور في حالة جيّدة. |
| - Stef. Üstünde iyi durup durmadığını ona söylemem lazım. | Open Subtitles | حقاً، أنا يَجِبُ أَنْ أُخبرَها إذا تَبْدو في حالة جيّدة أَو لا. |
| - İyi durumda gibi. | Open Subtitles | يبدو في حالة جيّدة. |
| Kabin gayet iyi durumda. | Open Subtitles | المقصورة في حالة جيّدة. |
| Bahse girerim diğerleri kadar iyi görünüyor. | Open Subtitles | رَاهنتُ هذا أَبْدوَ في حالة جيّدة ككُلّ الآخرون. |
| Japon olan iyi görünüyor. | Open Subtitles | - ايطالي يَبْدو جيّد جداً. يَبْدو الياباني في حالة جيّدة. |
| - Sence Tina son zamanlarda iyi görünüyor mu? | Open Subtitles | - تُفكّرُ تينا تَبْدو في حالة جيّدة مؤخراً؟ |
| Stanley'nin çimleri güzel gözüküyor. | Open Subtitles | يَبْدو عشبُ ستانلي في حالة جيّدة. |
| Şimdilik çok güzel gözüküyor. | Open Subtitles | ظُهُور في حالة جيّدة حتى الآن. |
| güzel gözüküyor! | Open Subtitles | يَبْدو في حالة جيّدة. |