| Annene olanlar yüzünden bir kere erteleyebilmiştim ama sonsuza kadar iptal edemeyiz. | Open Subtitles | ماذا أخبرته؟ لقد استطعت تأجيل الأمر سابقاً على ضوء ما حدث لوالدتك لكن لا يمكننا تأجيله للأبد |
| Annene olanlar hakkında konuşman çok güç biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن الامر صعبٌ عليك أن تتحدث عما حدث لوالدتك |
| Annene olanlar hakkında ne düşünüyorsan, Onu durduran sendin. | Open Subtitles | أيًا ما تظنه حدث لوالدتك أنت من أوقفه |
| Annenin başına gelenleri sahiden öğrenmek istiyorsan benimle görüş. | Open Subtitles | إذا كنت تريد حقًا أن تعرف ما حدث لوالدتك تعال و انظر إليّ. |
| Annenin başına gelenleri duydum. Üzüldüm. | Open Subtitles | لقد سمِعت لما حدث لوالدتك, أنا متأسفة لذلِك |
| Bak, Annene olanlar için üzüldüm. | Open Subtitles | أنا آسف عما حدث لوالدتك |
| Annene olanlar için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف بشأن ما حدث لوالدتك |
| Babanın Annenin başına geldiğini söylediği şey gerçek. | Open Subtitles | بشأن ما حدث لوالدتك إنـّه حقيقي |
| Zavallı Annenin başına gelenler tekrarlanıyor sanki. | Open Subtitles | إنه نفس الشيء الذي حدث لوالدتك المسكينة |
| Annenin başına gelenleri Google'dan araştırdım. | Open Subtitles | -أنا بحثت عما حدث لوالدتك |