| Bütün planlanmış sınıfların koşusu bitince babam beden hocasını "spor salonundan çık" notuyla kendilerini göstermeleri için tüm çocukları koşturmaya ikna etti. | Open Subtitles | و حتى عند إنتهاء جميع الحصص أبي أقنع المدرب على أن يسابق جميع الأطفال الذين أتوا ومعهم بطاقت الخروج من حصة الرياضة |
| Onu spor salonundan kaçmak için yapıyordum. | Open Subtitles | كنت أقوم بها لأتهرب من حصة الرياضة |
| Bir seferinde beden eğitimi dersindeyken tüm kıyafetlerimi çalmıştı ve dolabıma bir cüce kostümü bırakmıştı. | Open Subtitles | ففي إحدى المرات عندما كنتُ في حصة الرياضة سرقت كل ملابسي ووضعت لي بدلاً منها زي قزم ٍ في خزانتي |
| Ayrıca bir kere beden dersindeyken yakan top oynuyorduk ve ben kolumdan vuruldum. | Open Subtitles | و كذلك في حصة الرياضة ذات مرة كنا نلعب الكرة و أُصبتُ في يدي |
| Ben beden eğitimi sınıfında olmamama rağmen şort giyiyorum. | Open Subtitles | أنا أرتدي بنطال قصير، ولستُ في حصة الرياضة. |
| Dördüncü sınıfta, beden dersindeyken halata tırmanamayınca diğer çocuklar benimle alay etmişti. | Open Subtitles | - عندما كنت في الصف الرابع , لم استطع تسلق الحبل في حصة الرياضة , وكل الاطفال سخروا مني |
| Belki çocukken altını ıslattığın belki de beden eğitimi dersinde halata tırmanamadığın ve diğer çocukların seninle dalga geçtiği için. | Open Subtitles | ممكن, لأنه كانت لديك مشكلة التبول على السرير وأنت طفل! أو من الممكن أو لم تستطع تسلق الحبل في حصة الرياضة! |
| beden eğitimi dersi çok mu erken? | Open Subtitles | أم أن حصة الرياضة وقتها لا يناسبكِ؟ |
| Çocuklar beden eğitimi sırasında su çeşmesindeydiler ve Sally, Becky Pierson'a balık için su ayırması gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | الأطفال كانوا في نافورة المياه إبان حصة الرياضة (و (سالي) أخبرت (بيكي بيرسون أنه يجب أن تبقي بعضاً من أجل السمك |