| bu süre boyunca insan hakları grupları bazı kurbanların ailelerini bir araya getirdi. | TED | خلال ذلك و عبر مجموعات حقوق الانسان اجتمعنا مع كثير من اهالي ضحايا اخرين |
| İnsan Hakları Organizasyonu'na kurbanların aileleri ile iletişime geçirmeleri için talepte bulundum | TED | و سألت منظمة حقوق الانسان ان يصلوني بأباء الضحايا |
| Ve İnsan Hakları Kampanyası'nın cömert desteği olmadan bunun hiçbirini yapamazdık. | TED | و لم نستطع القيام باي شيئ منها بدون الدعم من حملة حقوق الانسان |
| Hukukun üstünlüğünü, İnsan haklarını, sadece birkaç kişinin değil, bu gezegendeki herkesin. | Open Subtitles | من اجل الدستور من اجل حقوق الانسان, ليس فقط لقليل من الناس بل من اجل كل فرد علي هذا الكوكب |
| Bm anlaşmasına son ver! Çin'de insan haklarını destekle! | Open Subtitles | اوقفوا اتفاقات الامم المتحده و ساندوا حقوق الانسان في الصين |
| Belki de daha ciddi birşeydir -- söylediğim gibi, Burma'daki insan hakları. | TED | قد تكون شئ ربما اكثر جدية كما قلت,حقوق الانسان في بورما |
| İnsan Hakları Beyannamesi'nin içini boşaltmak, korkumuzun demokratik ideallerimizi yok etmesine izin vermek. | Open Subtitles | تدمير لائحة حقوق الانسان السماح لخوفنا لتدمير مُثلنا الديمقراطية |
| Biliyorsun ki, yaklaşık dünyanın yarısının önem vermediği, temel insan hakları var. | Open Subtitles | انتى تعرفي بالطبع,حقوق الانسان الاساسية التي تطبق لنصف سكان المعمورة |
| Buyur bakalım, şimdi Uluslararası Af Örgütü İnsan Hakları Komisyonu bizi ziyarete gelecek. | Open Subtitles | ستأتي إلينا منظمة العفو الدولية الآن بأعضائها المتبولون في سرويلهم يسألوننا عن حقوق الانسان |
| Bu operasyonu, bugün sonlandırıyorum ve başsavcıya gidip insan hakları ihlali iddiasıyla sana dava açıyorum, Senatör. | Open Subtitles | , سأوقف هذه العملية اليوم سأذهب للمدعي العام سأرفع دعوى انتهاك حقوق الانسان |
| İnsanlara karşı adaletsizlik var... ve biz insan hakları çalışanları bu haksızlığı durduramıyoruz... bazen baya sıkıcı oluyor. | Open Subtitles | يوجد ظلم يحدث ضد الناس ونحن عمال حقوق الانسان لا نستطيع ان نوقف الاذى هذا يجعل الشخص حزين احيانا |
| Birinin İnsan Hakları tişörtüne bulaşan kanının bedelini ödemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | على احدهم أن يدفع الثمن عن ذلك الدم في قميص حقوق الانسان |
| İnsan Hakları ihlalinden suçlu birine mi güvenecekmişim? | Open Subtitles | تثقين برجل انتهك حقوق الانسان مرارا وتكرارا لانوافق على ذلك |
| BM insan hakları komisyonunun yeni başkanı olacak, eminim. | Open Subtitles | اراهن انها ستكون مفوضة حقوق الانسان لدى الامم المتحدة |
| Bununla ilgili insan hakları bildirgesi falan mı imzaladık? | Open Subtitles | هل هناك نوع من اتفاقية حقوق الانسان وقعنا عليها؟ |
| Ben komitenin sözcülüğünü yapıyorum, test edilmemiş metalde bir insana o treni kullandırtırsanız insan haklarını çiğnemiş olursunuz. | Open Subtitles | ما اريد قوله ان اللجنه قررت بان يسمحوا لقطارك بان يسير على هذا الحديد الغير مختبر سوف ينتهك حقوق الانسان |
| Hepsinin ötesinde, yurttaşların eşitliği seçimle iş başına gelme, ifade özgürlüğü adil yargılanma gibi insan haklarını deklere ettiler. | Open Subtitles | وفوق كل هذا ، فقد أعلنوا حقوق الانسان المساواة بين كل المواطنين الحق في انتخاب السُلطة حرية التعبير ، وعدالة القضاء |
| Bu düzenleme, insan haklarını ihlal ediyor ve bu, Orta Yol için her zaman kilit bir nokta olmuştur. | Open Subtitles | وهذا ينتهك حقوق الانسان وهي من أهم قواعد حزب المحافظين |
| Temel insan haklarına ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن حقوق الانسان الأساسية؟ |