| Boğazın biraz morarmış. | Open Subtitles | حلقكِ به كدمات بسيطة. |
| Boğazın nasıl? | Open Subtitles | كيف حال حلقكِ ؟ |
| Boğazın nasıl? | Open Subtitles | كيف حال حلقكِ ؟ |
| O kız önce boğazını keser, sonra gidip bebekler gibi uyur. | Open Subtitles | ستشق حلقكِ ثم تذهب لتنام كطفل. |
| O şeyi yere bırak yoksa boğazını keserim, orospu! | Open Subtitles | ! ضعي هذا أو سوف أطعنكِ به في حلقكِ , أيتها العاهرة |
| Yaklaşma yoksa senin boğazını keserim. | Open Subtitles | ابتعدي... هذا وإلا ... قطعت حلقكِ. |
| Bir daha yanıma yaklaşırsan boğazını deşerim senin. | Open Subtitles | فلتتكيّفي مع ذلك . -اقتربي منّي مُجدّداً، وسأنحر حلقكِ . |
| Senin olmadığından emindim, çünkü Fiona boğazını kestiğinde öldün. | Open Subtitles | - حسناً، لقد علمت أنها ليست انتِ - لأنكِ متِ حين شقت (فيونا) حلقكِ |