| Uykusuz geceler, kaçırılan tatiller, ve hepsi onun hayali içindi. | Open Subtitles | ،ليالٍ ساهرة ،إجازات مفوتّة .وكل ذلك من أجل تحقيق حلمه |
| Aynı yıl, siyahi bir kızla seks yapma hayalini gerçekleştirdi. | Open Subtitles | في العام ذاته، حقق حلمه بممارسة الجنس مع فتاة سوداء. |
| Ve işte Amerika hayallerini gerçekleştiren şanslı biri daha... | Open Subtitles | حسنا أيها المشاهدين. ها هو فائزا أخر يتمكن من تحقيق حلمه. |
| rüyası her anlama gelebilir veya hiçbir anlama da gelmeyebilir. | Open Subtitles | حلمه قد يعني أي شيئ أو لا شيء على الإطلاق |
| ve şimdi string teorisi onun bu rüyasını gerçekleştirecek gibi görünmektedir. | Open Subtitles | والأن نظرية الخيط ربما تحقق حلمه للتوحيد. لقرون, |
| Evet şarkı yazıyordu. Bu onun hayaliydi. | Open Subtitles | نعم , لقد كان يكتب أغنية لقد كان ذلك حلمه |
| Aaron Claridge, hayallerinin peşinden Batı'ya geldi. | Open Subtitles | أرون كلاريدج ذهب للغرب من أجل البحث عن حلمه |
| Kimse, bunun rüyasında gördüğü tarih olup olmadığını bilmiyor. | Open Subtitles | لا يعلم أحد إن كان هذا هو اليوم الذي رآه في حلمه |
| Bu vesileyle Profesör Hawking'le tanıştım ve hayalinin uzaya yolculuk etmek olduğunu söyledi. | TED | و قابلت بروفسور "هوكينج" و قال لي ان حلمه أن يذهب إلى الفضاء. |
| Ve şimdi oğlunun ölümüyle, hayali olan müzik çalışması da, onunla birlikte ölmüştü. | Open Subtitles | والآن بموت ابنه، شعر بأن حلمه في الإنجاز الموسيقي مات معه. |
| Chien-Ponun hayali gerçek olur. | Open Subtitles | مازال بامكاننا حراستكم . وشين بو يمكنه ان يحصل على حلمه |
| Büyük hayali bir aşık, bir macerasever olmak.. | Open Subtitles | كان حلمه في الحياة أن يكون عاشقاً، مغامراً |
| Hitler bu arada yıllardır hayalini kurduğu Sovyetler Birliği işgali için artık sabırsızlanmaya başlamıştı. | Open Subtitles | هتلر قرّر أن يُحقق حلمه الأيديولوجي العظيم |
| Şu anda mimar olma hayalini gerçekleştirmek için Syracuse'da. | Open Subtitles | إنه في سيراكوس حيث أن حلمه أن يصبح مصمّما ما زال حيّ |
| En değerli hayalini yok ederek. Sharkboy ve Lavagirl. | Open Subtitles | بتحطيم حلمه الثمين الفتى القرش وفتاة الحمم |
| Einstein'ın ölümünden yarım asır sonra, string teorisi ile neredeyse onun birleştirme hayallerini gerçekleştirebilmenin eşiğinde olabiliriz. | Open Subtitles | بعد موت إينشتين بنصف قرن نحن ربما نكون على حافة تحقيق حلمه للتوحيد |
| hayallerini yıkan kadın. | Open Subtitles | سوف تكونين في نظره المراه التي حطمت حلمه |
| rüyası gerçekleşebilir ve yargıçlıktan sonra infazcı olmayı ister. | Open Subtitles | ربما سينتهى حلمه و يريد أن يكون الجلاد بعد أن كان قاضياً |
| Sonunda rüyasını elde edince, bu başarısının, ihtişamının ve neşesinin tadını çıkardı... | Open Subtitles | هو من أدرك حلمه أخيراً أغرق بالبهجة في حلمه كما هو في حبه وناتجه هو الرحمة |
| Bu filmi çekmek onun hayaliydi ve.. ..galasını bile göremedi. | Open Subtitles | حلمه الوحيد هو صنع فيلم , و هو حتى لم يرَ حفلة افتتاح الفيلم |
| hayallerinin gerçeğe dönüştüğü anda mı yanlarındaydık? | Open Subtitles | هل كنا جزء من حياة شخص ما عندما تحقق حلمه ؟ |
| Kimse bunun rüyasında gördüğü tarih olup olmadığını bilmiyor. | Open Subtitles | لا يعلم أحد إن كان هذا هو اليوم الذي رآه في حلمه |
| Ben sadece hayalinin peşinden koşan, ve sonunda onu elde edebilmiş biriydim... tıpkı senin gibi. | Open Subtitles | كنت مجرد فتى يحاول تحقيق حلمه طوال حياته وفي النهاية اخيراً استحقه تماماً مثلك |
| Benny de o gece rüya görmüştü, Onun rüyası daha açıktı. | Open Subtitles | وأيضا بينى كان لديه حلم آخر هذه الليلة وقد كان حلمه أكثر أهمية |
| Bu çocuk beni yıkacağını hayal ediyorsa uyanıp özür dilemesi gerekir. | Open Subtitles | ،ذلك الصبى الذى يحلم بأنه يستطيع أن يغلبنى عليه أن يفيق من حلمه و يأتى ليعتذر |
| Marshall'ın yadigârı o kadar da küçük değildi, ama şirketleştirilmiş bir dünyanın içine itildikçe ve çevresini kurtarma hayalinden uzaklaştıkça, o Fiero'ya daha da sıkı tutundu. | Open Subtitles | تذكار مارشال لم يكن صغيراً جداً ولكن كلما وجد نفسه مدفوعاً إلى عالم الشركات وبعيداً عن حلمه بالمحافظة على البيئه |
| Deli Legs' in danscı olma hayalleri gerçek oldu. | Open Subtitles | كريزي ليقز ، أصبح حلمه بأني يكون راقصاً آخيراً إلى حقيقة |
| Ve rüyanın sona erdiğini düşününce başarısızlıkla baş edemedi. | Open Subtitles | وحين إعتقد أن حلمه انتهى لم يستطع تحمل الهزيمة |
| Benim tek hayalimi, sizin 13'ünüzün hayaline ulaşma ihtimali ile takas ediyorum. | Open Subtitles | أنا أبادل حلمي من أجل أن فرصة ان كل الـ13 منكم يجد حلمه |