"حل واحد" - Translation from Arabic to Turkish

    • tek bir çözüm
        
    • bir yolu
        
    • tek bir çözümü
        
    • bir çıkış yolu
        
    • tek seçenek
        
    Adalet yolu belirsizlik sisi arasında gözden kaybolmuşsa tek bir çözüm vardır. Open Subtitles وحين يكون درب العدالة مظلماً بسببغيومالشك.. فهناك حل واحد فقط ، حفل منزلي
    İkimizin de sağ çıkacağı tek bir çözüm yolu var. Open Subtitles هناك حل واحد فعلاً لا يتطلب التضحية بحياة أحدنا
    Bu motosikletlerden birini almanın tek bir yolu var. Open Subtitles هناك حل واحد انت ستحصل علي دراجة من هذة الدراجات
    Kasıtlı olarak unutmuş gibi görünüyor olsanız da... bu gibi bir olayı çözmenin tek bir yolu vardır. Open Subtitles ...رغم ذلك يبدو أنك تنسى عمداً هناك حل واحد لحل هذا النوع من المشاكل
    - Bir gün bir hata yapacak. - tek bir çözümü var. Open Subtitles يوما ما سوف يرتكب خطاً ولكن هناك حل واحد.
    Tüm bunların tek bir çözümü var. Tekrar birlikte çalışacağız. Open Subtitles أتعلم أن هناك حل واحد لكل هذا هو أن نعود للعمل سوياً.
    - Tek bir çıkış yolu var. Open Subtitles ليس هناك سوى حل واحد.
    Sadece tek bir çıkış yolu var. Open Subtitles يوجد حل واحد لهذا
    O nedenle aslında tek seçenek var. Open Subtitles من أسوا ما يمكن ايجاده لذا يوجد حل واحد
    Tasarımcılar olarak, tasarımlarımızın çok yönlü problemleri çözmesini hayal ederiz. her şeyi çözen tek bir çözüm, fakat her zaman böyle olmak zorunda değil. TED ونحن كمصممين ،نحلم بأن تحل تصميماتنا هذه المشكلة المتعددة الأوجه، حل واحد يحل المشكلة بأكملها، ولكن لا يلزمها دائماً ان تكون كذلك.
    Görünüşe göre tek bir çözüm var. Open Subtitles حسناً، يبدو أنه لايوجد إلا حل واحد فقط
    tek bir çözüm var. Open Subtitles لا يوجد سوى حل واحد
    Kanımca tek bir çözüm var: Open Subtitles : في رأيي هنالك حل واحد
    Bu tarz insanların her sorunun çözümü için sadece tek bir yolu vardır. Open Subtitles هؤلاء الناس لديهم حل واحد لكل المشاكل
    Bunu düzeltmenin bir yolu var. Open Subtitles هناك حل واحد لإصلاح الأمر
    Ama bu sadece şimdiye kadarki adaptasyonları ve su yüzeyde kaybolduğu zaman mikropların tek bir çözümü kalıyor. Yer altına gitmek. TED ولكن بإمكانها التكيف حتى اللحظة، ثم عندما تذهب كل المياه من السطح، لا يتبقى للميكروبات غير حل واحد: أن تذهب تحت سطح الأرض.
    - Kim? Delillere lanet olsun. Bunun tek bir çözümü var. Open Subtitles اللعنة على هذه الأدلة هناك حل واحد فقط
    Geriye tek seçenek kalmış gibi görünüyor. Open Subtitles حسنا, اذاً اعتقد بانه بقي لديك حل واحد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more