| Karmaşık duyuları... ve olağanüstü fiziklerinden dolayı, Beyaz Yüzgeçliler harika resif avcılarıdır. | Open Subtitles | بسبب حواسهم المتطورة والبنية الجسدية الملفته للنظر, ذات الأطراف البيضاء هي من صيادين الحيد البحري العظيم. |
| Fakat canlılar evrim geçirirken ortamları daha karmaşık bir hal aldı duyuları da onlarla birlikte evrim geçirdi. | Open Subtitles | ولكن كما تطورت الحيوانات أصبحت بيئاتهم أكثر تعقيدا حواسهم تطورت معهم |
| Mati'lerin gözlerine damlattıkları zararlı bir bitki özü hem avcıların duyularını keskinleştiriyor hem de av için konsantre olmayı sağlıyor. | Open Subtitles | أفراد قبيلة الماتيس يُقطِّرون عُصارة نباتية ضارة الى داخل أعينهم لِشحذ حواسهم ولتركيز عقولهم على الصيد |
| Kurbanları, kendisine verdiği tepkiler yüzünden sülfürik asitle duyularını alarak cezalandırıyor. | Open Subtitles | انه يعاقب ضحاياه على تصرفهم معه بأنتزاع حواسهم بحمض الكبرتيك |
| Onlar aslında kokularını saklamak için savaşçılarının kılığına giren insanlar! | Open Subtitles | إنهم بشر يرتدون جلود محاربيك لإخفاء حواسهم |
| Onların kokularını yalnızca canavarlar takip edebilir. | Open Subtitles | تعني أنهم يعرفون أن الوحوش يمكنهم تعقب الآثر بإستخدام حواسهم |
| Diğer duyu organlarını köreltmek için onları aylarca ses geçirmez odalarda tuttular. | Open Subtitles | أبقوهم فى غرف مظلمة وعازلة للصوت حتى يقوي حواسهم الأخرى |
| Hayır, duyularını ellerinden almaya çalışıyor. | Open Subtitles | كلا, انه يحاول تدمير حواسهم |
| Bay TayIor, ...insanların çoğu eskiden beş duyu organlarını asla kullanmazdı. | Open Subtitles | (أتعلم يا سيّد (تايلور معظم الناس لا يستخدمون حواسهم الخمس معاً |