"حوّلتني" - Translation from Arabic to Turkish

• dönüştürüp
• dönüştürdün
• dönüştürdü

O kadın beni bir canavara dönüştürüp terk etti.
تلك المرأة حوّلتني وحشًا ثم هجرتني.

Beni dönüştürüp kafaları olmayan cesetlerin arasında bir gemide bıraktın.
"حوّلتني وتركتني بسفينة ركّاب ملأى بالجثث مقطوع الرأس"

Lily, beni dönüştürüp kafası koparılmış cesetlerle dolu bir gemide bıraktın.
(ليلي)، حوّلتني وتركتني في سفينة ركّاب ملأى بالجثث مقطوعة الرأس.

Beni bir silaha dönüştürdün, ve hedefi aslında bana erişen bir adama doğrultuyorsun.
أنت توا حوّلتني إليه a بندقية، وأنت تشيرني في الرجل الواحد الذي يحصل عليني في الحقيقة.

Sen beni, tanımadığım birine dönüştürdün.
حوّلتني لشخص لا أعرفه

Sana evlendiğimi söylemiştim, nikâh gecemizde eşim beni dönüştürdü.
أخبرتكِ بأنني كنت متزوجاً, وفي ليلة زواجنا حوّلتني

Onun nefret ettiği cılız kişiliğe dönüştürdün beni! Bana bak!
حوّلتني إلى ضعف كرهه، انظري إليّ!

Beni yargılama Finn. Beni sen dönüştürdün.
-لا تنتقدني يا (فين)، فإنّكَ من حوّلتني .

Beni dönüştürdün.
لقد حوّلتني

Beni, bu dünyada daha önce var olmamış bir şeye dönüştürdü.
"لقد حوّلتني إلى شيءٍ لم يكُن له وجود بهذا العالم قبلاً"

Ama ceza olarak, beni buna dönüştürdü.
لكنْ عقاباً على جريمتي حوّلتني إلى هذا الشكل

Beni, bu dünyada var olduğunu bilmediğim birşeye dönüştürdü.
"لقد حوّلتني إلى شيءٍ لم يكُن له وجود بهذا العالم قبلاً"