"حياة ابني" - Translation from Arabic to Turkish

• Oğlumun hayatını
• oğlumun hayatına
• oğlumun hayatı

İyi olur, çünkü hata yapma, Oğlumun hayatını mahvedersen, ben de seninkini mahvederim.
من الأفضل لكِ، لأنه و بصراحة إن حاولتي تدمير حياة ابني فسأدمر حياتي

Eğer Oğlumun hayatını birazcık anlayabilirsem, onun neden öldüğünü daha iyi anlayacağım.
لو تمكنت من فهم حياة ابني أكثر لربما تمكنت من فهم سبب موته

Oğlumun hayatını kurtardığınız için teşekkürler.
أردت أن أشكرك لإنقاذك حياة ابني.

Debra, şunu da bilmeni isterim ki oğlumun hayatına karışmak benim tarzım değildir.
وديبرا، أنا فقط أريد منك أن تعرف، انها في الحقيقة ليست مثلي التدخل في حياة ابني.

oğlumun hayatına öyle birdenbire girdin yani benim de hayatıma girdin.
انه غريب عملياً لكنك دخلت حياة ابني ...فجأة , مما يعني انك دخلت حياتي

Lanet olsun! Burada oğlumun hayatı söz konusu! Ne oldu?
اللعنة، حياة ابني في خطر، ماذا كان ؟

Oğlumun hayatını kurtarmaya çalışıyorum.
أنا أحاول الحفاظ على حياة ابني

Ben anlaşmalardan pek anlamam ama eğer Oğlumun hayatını kurtarabileceksem her şeyi veririm.
لستُ ملمّاً بالصفقات لكنْ... إذا استطعت إنقاذ حياة ابني فأنا مستعدّ لمقايضة ذلك بأيّ شيء

Oğlumun hayatını kurtarma şansına sahipsin.
لديك الفرصة لتنقذ حياة ابني

Oğlumun hayatını kurtardın.
لقد انقذتي حياة ابني

Kulağa saçma geldiğini biliyorum ama Oğlumun hayatını kurtarmak için o küçük kızı öldürmeliyim.
- أعلم أنه يبدو جنوناً ... يجب علي قتل طفلة صغيرة لأنقذ حياة ابني

Oğlumun hayatını kurtardınız.
لقد أنقذتَ حياة ابني

Oğlumun hayatını kurtardılar.
أنقذ حياة ابني.

Oğlumun hayatını kurtardı, Claire.
-لقد انقذت حياة ابني يا (كلير )

Gerçekten orada olan altı askerin tanıklık ettiği bu hareket oğlumun hayatına mâl oldu ve gümüş yıldız madalyasını kazanmasını sağladı.
ذلك العمل الذي يشهد عليه ستة جنود والذين كانوا فعلًا هناك ذلك العمل كلّف حياة ابني... وجعلته يفوز بالنجمة الفضّية...

oğlumun hayatı, senin planlarının hepsinden daha ağır basıyor.
حياة ابني أهم من أيّ خطّة خطّطت لها

Farkında mısınız bilmiyorum ama oğlumun hayatı tehlikede.
في حال لمْ تلاحظ حياة ابني في خطر