| Bu arada kentin diğer yakasındaki bir fetişist olan Stanford Blach 'in gizli bir seks hayatı vardı. | Open Subtitles | وفي الوقت نفسه، على صنم في جميع أنحاء المدينة، وكان ستانفورد بلانش حياة جنسية سرية. |
| Çünkü tek gecelik ilişkinin, sevgilinin ağabeyi olduğunu öğrenene kadar düzenli bir seks hayatın oldu. | Open Subtitles | لأنه حتى لليلتكِ الأولى تبين أنها مع شقيق حبيبك كانت لديكِ حياة جنسية |
| Eskiden harika bir seks hayatımız vardı, ama şimdi, bilirsin, hiç tatmin olmuyor... | Open Subtitles | ...لقد كانت لدينا حياة جنسية عظيمة ، ولكن الآن تعلم ، أنها لم تقتنع... |
| Bu, normal bir seks hayatınız olamayacağı anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | هذا لا يعني ذلك ليس بأمكانك ممارسة حياة جنسية طبيعية |
| Tek eşli ilişkilerdeki çiftler seks hayatını nasıl sağlıklı korumayı başarabiliyorlar? | Open Subtitles | كيفية الحفاظ على حياة جنسية صحية في العلاقة بزوجة واحدة |
| Sağlıklı bir seks hayatım olduğu için senden özür dilemeyeceğim! | Open Subtitles | لن أعتذر على عيشي حياة جنسية صحية |
| Gerçek bir cinsel hayatı hiç olmadı. Hiç seks yapmadı. | Open Subtitles | لم يكن قادراً على الحصول على حياة جنسية إطلاقاً. |
| Arastïrmalara göre ailelerinin iyi bir seks hayatï oldugunu düsünen çocuklar kendi seks hayatlarïnda daha basarïlï oluyorlar. | Open Subtitles | تظهر الأبحاث أن الأولاد اللذين يظنون أن أهلهم يعيشون حياة جنسية سليمة يقيمون كراشدين علاقات جنسية أفضل |
| Eğer onunla birlikte çalışırsanız, bu kadına normal bir seks hayatı kazandırabilirsiniz. | Open Subtitles | إذا عملتِ معه كلاكما ستعطون المرأة حياة جنسية طبيعية |
| Bunlar düzgün bir seks hayatı yaşamana engel oluyor. | Open Subtitles | كُل ذلك يمنعك من الحصول على حياة جنسية كاملة |
| İkinci olarak da annem her türlü seks hayatı için zamanını doldurdu artık. | Open Subtitles | ثانياً، أمي تخطت أي مرحلة فيها حياة جنسية. |
| Seni tanıdığım günden beri seks hayatın olmamasından yakınıyorsun. | Open Subtitles | لطالما عَرفتُك، أنت تَشتكي حول قلتِكَ a حياة جنسية. |
| Ayrıca doyurucu bir seks hayatımız var. | Open Subtitles | وأيضًا نحن نعيش حياة جنسية جميلة |
| Peki normal bir seks hayatımız vardı. | Open Subtitles | حسناً، كانت لدينا حياة جنسية طبيعية |
| Zooey harika bir kadın, ve müthiş bir seks hayatımız var. | Open Subtitles | (زوي) رائعة، و لدينا حياة جنسية رائعة |
| Tüm bunlar varolmayan bir seks hayatınız olduğu için miydi? | Open Subtitles | هل كان كل ذلك لأنكِ كان لديكِ حياة جنسية غير موجود ؟ |
| Eminim sen ve Betty'nin harika bir seks hayatınız vardır. | Open Subtitles | (أنا متأكّده بأنك و(بيتي لديكما حياة جنسية رائعة |
| Aktif bir seks hayatınız var mı? | Open Subtitles | هل لديك حياة جنسية نشطة؟ |
| Ebeveynler seks hayatını hak ederler. | Open Subtitles | يستحق الآباء حياة جنسية |
| Sen gelene kadar mükemmel bir seks hayatım vardı seni tavuskuşu kılıklı ahmak. | Open Subtitles | لقد كان لدي حياة جنسية رائعة لحين قدومك |
| cinsel hayatı da yoktur. | Open Subtitles | و بدون حياة جنسية عل الإطلاق .. |
| Senin ailenin iyi bir seks hayatï var mïydï? | Open Subtitles | هل عاش أهلك حياة جنسية جيدة؟ |