| Bu dünyada tek bir kılıç bile seni istediğin yere götürebilir. | Open Subtitles | في هذا العالم يمكن لسيف واحد بأن يأخذك حيث تشاء |
| Victor'la birlik olunca istediğin yere gidersin. | Open Subtitles | عندماتكونمع "فيكتور" بإمكانك الذهاب حيث تشاء |
| Kafanı istediğin yere çevir, Şef. | Open Subtitles | بوسعك النظر إلى حيث تشاء أيها الرئيس |
| Bu kadına istediği yere gitme ya da istediği kimse ile konuşma izini veriyorum. | Open Subtitles | أنا أعطي هذه المرأة الإذن بالذهاب إلى حيث تشاء... أو تتحدث مع من تريد |
| Kendi istediği yere | Open Subtitles | *إلى حيث تشاء* |
| Bazen sanki hayat beni nereye isterse oraya savurmasına izin vermişim gibi geliyor. | Open Subtitles | أشعر أحيانا بأنني أسمح للحياة... بأن تأخذني حيث تشاء |
| Danica gücünü nereye isterse oraya odaklayabilir. | Open Subtitles | تستطيع "دانيكا" توجيه قواها حيث تشاء |
| İstediğin yere git. Beklemekten sıkıldım. | Open Subtitles | اذهب حيث تشاء فقد سئمت انتظارك |
| Kendi istediği yere | Open Subtitles | *إلى حيث تشاء* |
| Kendi istediği yere | Open Subtitles | *إلى حيث تشاء* |