"حيواناتك" - Translation from Arabic to Turkish

• Hayvanlarını
• hayvanat
• hayvanlarından
• hayvanların
• Hayvanlarınızı
• hayvanlarınızın

Hayvanlarını organize etmenin başka bir yolu da boyutlarına göredir.
الآن، طريقة أخرى لتنظيم حيواناتك المحشوة وهي بالحجم.

O yüzden Hayvanlarını içeride tutsan iyi olur çünkü en sevdiği yemek kediymiş.
لذلك من الأفضل ان تبقي حيواناتك في الداخل... لأنني سمعت... أنطعامهالمفضلهوالقطط.

Sahip olun ona yoksa mahkemeye verip sizin o ... hayvanat bahçesi okulunuzu kapattırırım böylece aklınız başınıza gelir.
عليك أن تبقي هذا الشيء مربوطا أو سأرفع دعوى قضائية على حديقة حيواناتك وأغلقها بأقصى سرعة وسأجعل رأسك تدور

Evcil hayvanlarından birini daha boğmamı istemezsin, değil mi?
أنت لا تريدني أن أغرق أحد حيواناتك الأليفة الأخرى

Berbat bir palyaçoydun! Balon hayvanların berbattı.
لقد كنت مُهرّج سئ حيواناتك البالونية كانت مثيرة للشفقة

Geri iş, ben bu done it Evcil Hayvanlarınızı biri değildi şaşırttı biraz olmaz.
لم أكون متفاجئاً إذا ك أحد حيواناتك الأليفة هو من فعلها

"Çitinizi kırıp hayvanlarınızın kaçmasına sebep olduğumuz için üzgünüz.
- نحن آسفون لتحطيم سياجك ولهروب كل حيواناتك

Getir dediğimizde Hayvanlarını amcamın ahırına getireceksin.
تحضر حيواناتك إلى عمي عندما نقول ذلك.

Vay, Hayvanlarını cidden tanıyorsun.
إنك تعرف حيواناتك حقاً

Hayvanlarını buradan götür.
أبعد حيواناتك عن هنا

Bunun da hayvanat bahçesine gittiğini söyle bana ne olur.
قل لي أرجوك إن هذه ستذهب إلى حديقة حيواناتك أيضاً

Bir kaç gün içinde, senin özel hayvanat bahçeni bulacak, ve seni çıldırmış insanların arasına atacaklar.
خلال عدة أيام ستجد حديقة حيواناتك و سيذهبون بك مع المختلين

Bu küçük hayvanat bahçenizin amacı mı?
ليس ذلك غرض حديقة حيواناتك الصغيرة ؟

Doldurulmuş hayvanlarından kurtulmalıydın, anlamıyor musun?
كان لا بد لك من ان تتخلص من حيواناتك المحشوه ، الا ترى هذا ؟

Senin hayvanlarından biri mi oldum?
ماذا، هل انا احدى حيواناتك الان ؟

Ormanda sana saldıran hayvanların bildiğimiz kuşlardan olduğunu sanmıyorsun, değil mi?
حيواناتك هاجموك في الغابة ليس بالضبط الطيور عموماً ,أليس كذلك؟

Oyuncak hayvanların aradı, gelemiyorlarmış.
حيواناتك المحنطة إتصلوا وقالوا إنهم لا يستطيعون حضور الحفلة

Hayvanlarınızı bir armağan olarak Almanya'ya ödünç verebilirim.
الآن, بمقدوري أخذ حيواناتك الي ألمانيا كاإدانه

Hayvanlarınızı arazimde otlatıyorsunuz.
تركت حيواناتك ترعى على أرضي

Daha iyisi hayvanlarınızın nasıl hayat kurtardığını anlatacaklar.
كيف قامت حيواناتك بإنقاذ الأرواح