"حُلم" - Translation from Arabic to Turkish

• rüya
• hayal
• rüyası
• rüyasına
• rüyaydı
• rüyadan
• hayalim
• hayaliydi
• rüyasında
• rüyada
• rüyaya
• rüyadır
• Rüyamda
• hayalimiz

Ve dünyadaki birçok insan için bu ev, bu mahalle -- bir rüya.
وبالنسبة لكثير من الناس في العالم، هذا المنزل، هذا الحي -- هو حُلم.

Bir rüya gerçeğe dönüştü. Bir doğum günü partisi. Ve şimdi oğlumuzla kampa çıkıyoruz.
أنه حُلم قد تحقق ، حفلة عيد الميلاد الآن سنَذْهبُ لإقامة مخيّم مَع إبنِنا

her zaman dediğin gibi... bu ay, sadece bir ay değil, benim için gönderdiğin bir rüya.
.. كما تقولين دائماً أن هذا القمر ليس قمراً .. إنه حُلم كنتِ ترينه لي

birkaç programcı, biraz erişte, ve hayal.
عدد قليل من المبرمجين، وبعض أطباق الرامِن، و حُلم.

Bu yüzden gerçekten iyimserim, ... ... ve bence, umarım, yaşlılık dönemi rüyası gerçekleşmeye ... ... başlamadan önce, çok uzun sürmeyecek.
انا حقاً مُتفائلة وأعتقد ان ذلك لن يستغرق وقتاً طويلاً, اتمنى ذلك حتى يتحقق حُلم العمر والكبر في السن هذا

Aslında, başkasının rüyasına izinsiz girmek oluyor.
في الأساس، إنها كالقرصنةِ على حُلم شخصٍ آخر.

Erkek kardeşe ihtiyacım yok, ve hiçbir rüya beni aksine ikna edemez.
لست بحاجة لأخ ، ولا يوجد حُلم بإمكانه إقناعي بعكس ذلك

İlginç bir rüya ama bütün ekibin olduğu anılarımızı anlatıyoruz.
إنه حُلم مُثير للإهتمام، لكننّا نتحدث عن القصص التي رافقت فريق الأخبار في الماضي.

Ah, Boog, harika bir rüya gördüm! Ben ve sen yunustuk.
.آهِ يا بوغ، لقد راودني أفضلُ حُلم أنا وأنتَ دلافين

Bunların hiç biri gerçek değil zaten, hafızamın yarattığı bir rüya.
لا شيء من هذا حقيقي على أيه حال إنه حُلم يستند إلى الذكريات

BERRAK rüya, rüya GÖREN KİŞİNİN O SIRADA BUNUN BİLİNCİNDE OLDUĞU RÜYADIR.
الحلم الواضح هُو حُلم يُدرك صاحبه من خلاله حقيقة بأنهُ يحلم.

Saniye kolu gibi, onu görürsen sadece rüya olduğunu düşün.
مثل عقرب الثانية، اعتبره كـ حُلم إذا رأيته.

Hayır hayır. Bir rüya için bu çok fazla.
لا, لا, لا, هذا أكثر مِن مجرد حُلم

Bir rüya gerçek oluyor.
. هذا مثل حُلم يتحقق بالنسبة اليّنا

Ekselansları, tüm malımın o çarpışmada gittiğini de hayal etmiş olamam.
ماذا لا بدون حُلم سعادتك ... هو كلّ ما أنا ممسوس به وصل الأمر لمشادّة كلامية ... في الطريق الى الوطن، كنت

Bir hayal peşinden geldin ve aşkı buldun.
. لقد جئت من أجل حُلم ووجدت الحُب

Ülkenin bu bölgelerinde Amerikan rüyası hakikaten, sadece bir hayaldir.
فالحلم الأمريكي في هذه الأجزاء من البلاد هو في المعنى الحقيقي جدًا مجرد حُلم.

Yani, ben de başkasının rüyasına girebilir miyim?
إذًا، هل يُمكنني الذهابُ إلى حُلم شخصٍ آخر أيضًا؟

Ahbap, pantolonun zaten yoktu, bir sınıf dolusu insan seni destekliyordu ama sen o kızı nakavt edemedin, çünkü bu bir rüyaydı. Ders düştü.
وكان عليك أن تضاجعها ، لأنه حُلم الدرس انتهى

Sanki bir rüyadan uyanmak gibi.
تعلَم، كأنكَ تستيقظُ من حُلم

Çocukluk rüyamı gerçekleştirdim hayalim Real Madrid'de oynamaktı.
بالنسبة ليّ ها قد حقّقت حُلم .طفولتي أن ألعب في ريال مدريد

O makine babanın hayaliydi Stephen.
-نقتله الآلة كانت حُلم والدك يا (ستيفن)

Başrahip rüyasında benim yüzümü gördüğünü iddia ettiği için kral oldum.
أنا ملك لأن رئيس الدير أدعى إنه رأى وجهي في حُلم.

Bunlar olağanüstü... rüyada olmak gibi bir şey.
إنّها لوحات ساحرة، تُشعرك وكأنّكَ داخل حُلم أو ما شابه.

Güven bana. Kabusunu rüyaya çevireceğim.
ثقى بى ,سأُحول هذا الكابوس إلى حُلم جميل

Belki de şimdiye kadar olan her şey bir çeşit canlı bir rüyadır.
وربّما كلّ شيء حدث حتى الآن ليس سوى حُلم يقظة ما.

Biliyorum. Meryem, Rab bana gösterdi. Rüyamda bir melek geldi.
ـ مريم لقد عرفت الرب أعلمني فقد جائني ملاكه في حُلم

En büyük hayalimiz bir gün idollerle tanışmaktı.
أكبر حُلم حلمنا به كان مُقابلة فنانُنا المفضل يومًا ما