| Fakat ben sonunda bana ihanet edenin üzerine öfkemi salmak üzere özgür olacağım. | Open Subtitles | ومع ذلك، لا أستطيع أخيرا إصلاح غضبي ضده الذين خانوا ه أنجبت لي. |
| Ülkelerine, hükümetlerine ve silah arkadaşlarına ihanet ediyorlar. | Open Subtitles | لقد خانوا بلادهم وحكومتهم وزملاءهم من الجنود |
| Arayıcılar aramızdaki en saf olanlardı, şimdiden ikisi kiliseye ihanet etti. | Open Subtitles | الباحثين الذين هم الأكثر نقاءً بيننا ولكن اثنان من خاصتك خانوا الكنيسة |
| Birbirlerine ihanet ettiler. Ben sadece kuklaydım. | Open Subtitles | لقد خانوا بعضهم البعض , أنا كنت مجرد دُمية |
| Sen ise dedeme ihanet edenleri aramamı istiyorsun. | Open Subtitles | أنت تطلب منِّي التودد للناس الذين خانوا جدي |
| Sen ise dedeme ihanet edenleri aramamı istiyorsun. | Open Subtitles | وها أنت تريدني أن أطلب المساعدة من الأشخاص الّذي خانوا جدّي |
| Sığınmacıya kahraman diyorsunuz ama bu adam kendi ülkesine ihanet etti. | Open Subtitles | تسمون هؤلاء المتخلين بالأبطال, اؤلئك الذين خانوا بلدهم, |
| En iyi arkadaşına ihanet ettiler, ve Delia için hediye sepeti sipariş etmediysen... çünkü geziye gelmeyeceğini biliyordun. | Open Subtitles | لقد خانوا أعز صديقاتك هنا و إذا لم تأمري بـ سلة هدية لـ ديليا لإنك عرفتي بأنها لن تلتحق برحلتك |
| Ülkenin ileri gelenleri ülkemize, sen de halkına ihanet ettin. | Open Subtitles | قادتنا خانوا بلدنا و أنت قمت بخيانة شعبك. |
| Ama onun için, kendilerine ihanet edenlerin aksine, yalanlarını her zaman gördüm. | Open Subtitles | ولكن خلافا لأولئك الذين خانوا نوعهم الصالح، لقد رأيت دائما من خلال كذبه. |
| İtalyan halkına ihanet eden komünistlerin ve sendikaların revizyonist hiziplerini yok ederek gerçek bir devrimci Parti yarattı. | Open Subtitles | من خلال تدمير الجماعة "التصحيحية"ـ المشكلة من شيوعيين و نقابيين ممن خانوا الشعب الإيطالي ليبيعوا للبرجوازيين و للحكومة |
| Ona ihanet etmiş gibi oldum. | Open Subtitles | لذا ، فإنني أشعرلقد خانوا أنا لها. |
| CIA'ye yanlış adama ihanet ettikleri mesajını yollayacağım. | Open Subtitles | سأرسل رسالة للوكالة انهم خانوا الرجل الخاطئ [ يقصد نفسه ] |
| Ancak bir araya getirdiği adamlar ona ihanet ettiler. | Open Subtitles | لكن الرجال خانوا الحلم الذي جلبهم سوية. |
| Bu kardinallerin güvenimize ihanet etmiş olanlarının görevleri ve unvanları ellerinden alınacak. | Open Subtitles | هؤلاء الكاردينالات ... هؤلاء من خانوا ثقتنا المقدسة سيعزلون من مكاتبهم و ألقابهم |
| Amerikalılardı ve ülkelerine ihanet ettiler. | Open Subtitles | كانوا أمريكيين، لقد خانوا الوطن |
| Bize ihanet ettiler ama hazırlıklıydık. | Open Subtitles | خانوا لنا. ولكن كنا على استعداد. |
| Bu yerin barışçıl insanlarına ihanet ettiniz. | Open Subtitles | لقد خانوا الشعب سلمي لهذا المكان. |
| İngilizleri kovacak, ve davaya ihanet eden herkesi cezalandıracak. | Open Subtitles | وطرد الإنكليز وعاقب هؤلاء الذين خانوا القضية! |
| Evlenmeli ve Tom Haverford'a ihanet eden kişiler kulübü açmalısınız. | Open Subtitles | يجب أن تتزوجوا و تنشئوا ناديـاً للأشخاص الذين خانوا (توم هافرفورد) |