| Gözden geçirmem lazım çünkü ben bir uzman tanığım. | Open Subtitles | ملفاتُ قضيّةٍ، أحتاجُ إلى الإطلاعِ عليها لأنني شاهدٌ خبيرٌ. |
| Bana, gerçek bir uzman tavsiyesi lazım. | Open Subtitles | أحتاج الى رأي خبير بهذا خبيرٌ حقيقي |
| - Charenton'da Yeniden keşfedilmiş bir uzman. - Evet, doğru. | Open Subtitles | شخصٌ خبيرٌ ذائعُ الصيت هنا في شارينتون _ نعم , بكل تأكيد _ |
| Şimdi de başımıza Yahudi uzmanı kesildin yani? | Open Subtitles | إذاً هل أنت خبيرٌ فيما يتعلقُ "باليهوديّةُ" الآن؟ |
| Saklanma ve yaşam tekniklerinde uzmandır. | Open Subtitles | خبيرٌ في التمويه وتقنيات البقاء على قيد الحياة |
| Penguen uzmanıyım. | Open Subtitles | أنا بالفعل خبيرٌ في أمورِ البطاريق |
| Ardindan yaklasik bir saat sonra cok titizce, sanki bir uzman tarafindan yapilmiscasina tam sah damarinda uzunca bir kesik. | Open Subtitles | وبعد نصف ساعة.. وبحذرٍ شديد وكأنه خبيرٌ جدا! هناك قطع طويل |
| Yeni uzman. | Open Subtitles | إنّه خبيرٌ جديد |
| Bir nevi uzman sayılırım. | Open Subtitles | إنني خبيرٌ بهذا |
| Broadsky yakın mesafe dövüşünde uzman. | Open Subtitles | إن (برودسكي) خبيرٌ بالقتال قريب المدى |
| Ben neredeyse uzman sayılırım. | Open Subtitles | أنا - عمليًا - خبيرٌ. |
| - uzmanı mısın sen? | Open Subtitles | ، هل أنت خبيرٌ بهذا ؟ |
| Sen de bu konunun uzmanı olmalısın? | Open Subtitles | أفترض أنّك خبيرٌ بهذا الشيء |
| Saygılarımla Ajan Hardy ama Peter, güvenliği kurma ve siber güvenlik konusunda uzmandır. | Open Subtitles | ،مع الاحترام الشديد ايتها العميلة (هاردي) لكن (بيتر) خبيرٌ في الاختراق و الأمن الألكتروني |
| O bu konularda uzmandır. | Open Subtitles | هو خبيرٌ في هذه الأشياء |
| Ben bir patlayıcı uzmanıyım. | Open Subtitles | أنا خبيرٌ في المتفجرات |
| Ben değerli taş uzmanıyım. Bu doğru. | Open Subtitles | -أنا خبيرٌ بالأحجار الكريمة |