| - utanmıyorum ki. - Orası belli. Ama kendini acınacak hale düşürüyorsun. | Open Subtitles | لستُ خجلاً - أجل، أعتقد أنّ هذا واضح، لكنه مثير للشفقة - |
| Şu haline bak, yüzün kıp kırmızı oldu. | Open Subtitles | انظري لنفسكِ , انتِ تحمرين خجلاً بشكلٍ كامل. |
| Profesyonel katil olmaktan utanıyor musun? | Open Subtitles | مكافأتك ستكون لا شئ الست خجلاً لكونك قاتل محترف؟ |
| Bu kadar utangaç olacaksan durduğun yerde sana göğüs kıllarıı karalayabilirim. | Open Subtitles | إذا كنت خجلاً سأعبث بشعيرات صدرك وأنت تقف بمكانك. لدي شعر بصدري. |
| Bu yüzden ayrılamayan kişilere bir şey diyemiyorum ya da ayrıldıktan sonra utanç duydukları için saklananlara. | Open Subtitles | ولهذا, لا أستطيع أن أُدين اولئك الذين لا يُعلنون عن أنفسهم, أو الذين يتوارون خجلاً بمُجرّد اعلانهم. |
| Şu anda göstermiyorsun, ama sanırım aslında hayli utandın. | Open Subtitles | إنّك لا تحمر خجلاً الآن, ولكنني أعتقد أنّك فعلاً مُحرج |
| Ama benim bu halimi görmüş olsaydı benden utanırdı. | Open Subtitles | لكني اعتقد انه سيكون خجلاً مني بالشكل الذي انا فيه |
| Ve bu gece yatak odasında yalnızken, yüzü kıpkırmızı oldu. | Open Subtitles | هو احمر خجلاً هذا المساء عندما كنا في غرفة النوم وحدنا |
| Ancak, Sardu'nun abisi baron kardeşinin bu ızdırabından çok utanıyormuş. | Open Subtitles | مع ذلك، أخوه "ساردو" البارون، كان خجلاً من علة أخيه. |
| Yapma lütfen, utandırıyorsun beni. | Open Subtitles | ياللصدمة! لربما ستجعلني أحمر خجلاً! |
| bilmeni istediğim bu bölüm, çünkü bu bölümden utanmıyorum, çünkü en azından biz bir şeyler yapmaya çalıştık. | Open Subtitles | هذا الجزء أريدكِ أن تعرفيه لأنّ هذا الجزء لستُ خجلاً منه لأننا على الأقل حاولنا فعل شيء |
| Hayır. Bundan utanmıyorum. - Ben de bunu kastetmedim zaten. | Open Subtitles | لا أمانع على الإطلاق , أنا لست خجلاً مما حصل - أنا لم أقل أنه عليك أن تكون خجلاً مما حصل - |
| Bugün bile ben hala, söylemekten utanmıyorum, hala TV'de National Geographic seyrediyorum. | Open Subtitles | حتى اليوم، لا زلت... لست خجلاً من الاعتراف بهذا حتى في التلفاز، أنا أشاهد ناشونال جيوجرافيك أتفهمين ما أقوله؟ |
| Senin sözüne karşılık benimki olacağı için ve bu konuda yüzün kızarmadan konuşamadığın için yapsak da olur. | Open Subtitles | بما أنه ستكون كلمتك مقابل كلمتي وبما انه لاتستطيع التحدث عن الموضوع بدون أن تحمر وجنتاك خجلاً ربما نحن كذلك فقط |
| Ve ismini söylediğin zaman yüzün neden aydınlandı? | Open Subtitles | ولمَ وجهك إحمرّ خجلاً عندما ذكرتِ إسمه؟ |
| Eski eşi olarak o adamdan utanıyor olmalısın. | Open Subtitles | كزوج سابق، ينبغي أن تكون خجلاً من ذاك الرجل |
| Gerçek sebep ağabeyimden utanıyor olmam | Open Subtitles | يقوم "دان" بعمل عظيم. السبب الحقيقي هو أنني كنت خجلاً بأخي. |
| Utangaçsan, utangaç ol. Çok sosyalsen, sosyal ol. | Open Subtitles | ان كنت خجلاً فكن خجلاً وان كنت صريحاً فكن صريحاً |
| Açıkçası hayır, Fonun başarıları konusunda utangaç olan ben olmayacağım, ...sen de olmamalısın. | Open Subtitles | لا أنا لست خجلاً من نجاحات الصندوق ولا يجب أن تأخذ إحداهما |
| Adam gibi bir hayatım oldu ve ondan hiç utanç duymadım. | Open Subtitles | فقد عشت حياة رجل ولست خجلاً من هذا |
| utandın. | Open Subtitles | إن و جهك يحمر خجلاً |
| Ama benim bu halimi görmüş olsaydı benden utanırdı. | Open Subtitles | لكني اعتقد انه سيكون خجلاً مني بالشكل الذي انا فيه |