| - Yanakları soğuk değil. - Efendim? | Open Subtitles | خديها ليسا باردان ماذا ؟ |
| Yanakları soğuk değil. | Open Subtitles | خديها ليسا باردان |
| Sonra yüzüne su çarpar ve parmaklarıyla yanaklarına hafifçe vurur. | Open Subtitles | و تقوم برشه على وجهها و تربت خديها بأطراف أصابعها |
| Boğazı kesilmişti ve alnına ve yanaklarına aynı semboller oyulmuştu. | Open Subtitles | تم شق حنجرتها، و تلك الرموز ذاتها كانت قد حفرت في مقدمة رأسها و خديها |
| Aşağı in. Yumuşak yanaklarını öv. | Open Subtitles | بعد ذلك تثني على خديها الناعمين |
| Ellerim o minicik yanaklarını hissedemeyecek bir daha. | Open Subtitles | يدي لا تقدر أن تلمس خديها الصغيرة |
| Kendi elleriyle diktiği dünya güzeli çiçekler Yanaklarındaki kayıp güllerden başka bir şey olamadı. | Open Subtitles | وافضل الازهار التي اقتطفوها بأيديهم اصبح لاشيء من الذي كان على خديها |
| Yanaklarındaki yakutlar yansıtır bu ışığı... | Open Subtitles | والياقوت على خديها يعكس الضوء |
| Yanakları çok şişman. | Open Subtitles | خديها كبيرين جدا |
| Yanakları beyaz değil. | Open Subtitles | لديها لون في خديها |
| yanaklarına renk geldi hatta. | Open Subtitles | وحقيقةً، بدأت تحصل على إشراقة في خديها |
| yanaklarına renk geldi hatta. | Open Subtitles | وحقيقةً، بدأت تحصل على إشراقة في خديها |
| "Yanaklarındaki yakutlar yansıtır bu ışığı, | Open Subtitles | والياقوت على خديها يعكس الضوء |