| kaybım çok, fakat düzeltmeye vaktim az. | Open Subtitles | خسارتي كبيرة وليس لدي سوى القليل من الوقت لأعوضه |
| Ama uçuş sisteminin gelişiminde kaybettim. Rakibim puding Earl görünüyor. | Open Subtitles | لكن تطوير نظام الطيران كان خسارتي |
| Şayet hisselerimi istiyorsan daha fazlasını vermelisin ve kısa vadede Zararımı karşılayacaksın. | Open Subtitles | ولكن سيكون عليك أن ترفع القيمة قليلاً وتغطي خسارتي في الأمد القريب |
| İyi müttefikler zor bulunur. Bir müttefiki kaybetmek istemem. | Open Subtitles | من الصعب إيجاد الحلفاء الجيدين سأكره خسارتي لواحد |
| Ellerimi kaybetmemin dünyanın sonu olmak zorunda olmadığını başlangıcı olabileceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ إن خسارتي يديّ ليست بالضرورة النهاية، بل قد تكون بداية. |
| Tanıştığımız gün, bir yakınımı kaybettiğim için cerrah olmayı bırakıp, bağımlılık uzmanı olduğumu çıkarsamıştın ama gerçek şu ki... | Open Subtitles | في يوم لقاءنا انت استنتجت ذلك اني استسلمت من مهنة الجراحة لاكون مرافقة بسبب خسارتي لشخص قريب جداً مني |
| Her şeyden, senin sevgilin olarak tanımlanmaktan, yazar olamamaktan, deneyip yanılmaktan, bu ilişkinin içinde kendimi kaybetmekten. | Open Subtitles | من كل شيء، من كون أني حبيبتك من عدم تمكني من أن أكون كاتبة من المحاولة الدؤوبة والفشل من خسارتي لذاتي في هذه العلاقة |
| Ben bir dava üzerinde iken tek bir şeyin %0 olasılığı vardır. Benim kaybetmem. | Open Subtitles | حينما أكون في قضيّة، الشّيء الوحيد الذي ليس له مجال هو خسارتي. |
| Neler kaybettiğime hayatımın nasıl olabileceğine. | Open Subtitles | إلى خسارتي إلى كيف كانت لتكون حياتي |
| Başınız sağ olsun. Benim kaybım değil. Beni şuradaki şırfıntı için terk etmişti. | Open Subtitles | ليست خسارتي لقد تركني لهذه السافلة التي هناك . |
| Senin kaybını ve kederini, kendi kaybım ve kederim olarak gördüğüm için. | Open Subtitles | لأحسب أن خسارتك هي خسارتي وحزنك حزني |
| Ortada senin kaybın, onun kaybı, benim kaybım yok. | Open Subtitles | "لا يوجد "خسارتك" أو "خسارته" أو "خسارتي" |
| Yangından sonra çocukları da kaybettim. | Open Subtitles | الحريق هذا وقت خسارتي للأطفال. |
| Umarım bana kızmazsın ama Bayan Delany'ye 3 paund kaybettim. | Open Subtitles | آمل ألا تستاء مني بسبب خسارتي ثلاثة جنيهات مع السيدة (تيلاني) |
| Zararımı telafi etmenin sadece bir yolu var. | Open Subtitles | حسنا ، هنالك طريقة واحدة لأعوض خسارتي |
| Bu yüzden pozisyonumu kaybetmek umurumda bile değil ama sen umurumdasın. | Open Subtitles | لذا لا أكترث حيال خسارتي لمنصبي لكنني أكترث بشأنك |
| İşimi kaybetmemin tek sorumlusu benim. | Open Subtitles | الشخصالوحيدالمسؤول.. عن خسارتي لعملي هو أنا |
| Ben diyaframımı kaybettiğim için homurdanıyor muyum? | Open Subtitles | لا ترينني أتذمر بشأن خسارتي حجابي الحاجز |
| Beni, kaybetmekten endişe duyacak kadar sevmen iyi geliyor. | Open Subtitles | حقيقة أنّكِ تُحبّيني بما يكفي للقلق حيال خسارتي يجعلني أشعر بشكل جيّد. |
| Benim kaybetmem üstüne bahse girenler kaybederler hem de fena kaybederler. | Open Subtitles | ومن يراهن على خسارتي يخسر يخسر بشدة |
| Bütün paramı kaybettiğime hasta olmuştu. | Open Subtitles | أحب أمر خسارتي لكل أموالي |
| Şu kasabalılar, ödül avcıları... Ve ailem hala benim kaybımla kahroluyorlar Meier. | Open Subtitles | اولئك القرويون والصيادين وعائلتي لا يزالون يندبون خسارتي |
| Ama bebek, o benim de kaybımdı. | Open Subtitles | كان ذلك خسارتي, أنا أيضا. |
| Ben hayatımı o işe adadım, neden kaybettiğimi öğrenmek istiyorum! | Open Subtitles | وهبت حياتي لهذه الوظيفة وأود معرفة سبب خسارتي لها |
| Benden şüphe edenlerin, beni küçümseyenlerin kaybettiklerim için benden umudunu kesenlerin benim krallığıma boyun eğecekleri zaman gelmiştir. | Open Subtitles | حان الوقت لكل من كان يشـُـك في ومن كان يـُـقلل من شأني ومن كان يفرح عند خسارتي أن يتنحـى عن مملكتي |