"خطأهم" - Translation from Arabic to Turkish

• onların suçu
• onların hatası
• Hatalarını
• hataları
• hatalı
• suç onlarındır
• yanıldıklarını
• onların açığını

Pozisyonları, kapasitelerinin çok üzerindeydi ve bu onların suçu değildi.
كانت مناصبهم تفوق قدراتهم، وهذا لم يكن خطأهم.

Dört küçük çocuğum var ve ara sıra olan gecikmelerim için onları suçlamayı isterim ama bazen hiç de onların suçu değil.
لدي أربعة أطفال صغار، وأودُ لومهم عن سبب تأخري في بعض الأحيان، ولكن سبب تأخري ليس خطأهم فقط.

Bu onların hatası değil. Sanırım babalarının bir kromozomu eksik.
إنه ليس خطأهم ، أعتقد والدهم يفتقر إلى كرومسوم

Hadın herkese harika olduklarını ve hiçbirşeyin onların hatası olmadığını söylüyor.
إنها تخبرالناس أنهم رائعين و لا شئ يحدث هو خطأهم

Evet ama Hatalarını fark edinceye kadar okula kabul edilmiş oluruz.
نعم، عندما يكتشفوا خطأهم سنكون قد أدخلنا الأطفال بالفعل

Zebradaki hataları, ...her birinin sıradan çitalar gibi tek başına avlanmalarıydı.
خطأهم مع الحمير الوحشية أنهم اصطادوا كما تفعل باقي الفهود منفردة

Bu tetikleyicilerin ne olduğunu öğrendim ve bunlar meydana geldiğinde, artık onların suçu değil.
لقد قمت بتحديد العوامل المحرّضة، و عندما يواجهونها، فذلك ليس خطأهم.

Bu onların suçu değil.
الجميع هنا يبدوا قصيرا وبدينا هذا ليس خطأهم بالكامل

onların suçu değil. "Upper Sandusky'yi ayaklarınızın altına seriyorum."
انه حقاً ليس خطأهم ، "آنسة تمبرلاك اعرض عليك سانداسكى العليا"

Hepsi onların suçu değil, ve o kadar da kötü değil.
حسناً ... هو ليس خطأهم بالتحديد ... وفي النهاية، إنه ليس بهذا السـوء.

O lanet doktorlar. onların suçu.
هؤلاء الأطبّاء الأوغاد، إنه خطأهم.

Biliyorsun. Bunu onların hatası yapmak adaletsiz ve tehlikeli.
و أن تجعل هذا خطأهم إنه ليس عادلا فحسب إنه خطير

Herkesin sorununu çözeceğinizi söylersiniz, yapamadığınızda da onların hatası olur, çünkü siz asla yanılmazsınız.
تقولون أن بإستطاعتكم إصلاح مشاكل كل شخص وعندما لا تستطيعو فهذا خطأهم لانكم لا تخطؤن أبدا

Eğer peşimizden buraya gelirlerse bu onların hatası olur.
إذا جاءوا إلى هنا بعد الولايات المتحدة، انها ستعمل يكون خطأهم.

Adil olmak gerekirse, bu tamamen onların hatası değildi.
ولكي نكون عادلين، لم يكن خطأهم وحدهم.

Hatalarını anlayınca kendi hayatlarına son verirler.
يأخذون حياتهم في أقرب وقت كما أنهم يدركون خطأهم.

Onlara katılmamın tek nedeni, Hatalarını gidermelerine yardımcı olmaktı.
السبب الوحيد لإنضمامي لهم هو مساعدتهم علي محو خطأهم

Ama hataları için çok üzülmüşler herhâlde.
لكني أعتقدُ بأنهم شعروا بسوء جراء خطأهم ذاك

Eğer hatalı olsa bile o hatanın oluşması bile bilgi sayesinde olmuştur.
بل يعني حتى ولو كانو مخطئين فإن خطأهم في معلومات أكثر من اللتي تعرفها

Eğer bir sorun olursa, sana düzgün bilgi vermedikleri için suç onlarındır.
وإذا حصل خطأ ما سيكون خطأهم لأنهم لم ينبهوك عليه

Onlara yanıldıklarını ispatlamak için bir ele geçirmeye ihtiyacı vardı.
، حاول اختلاق حالة تلبس شيطاني ليثبت لهم خطأهم

Evil Corp'u düşünürsek Bay Robot onların açığını bende buldu.
،بالنسبة لشركة (إيفل) فالسيد (روبوت) اعتبرني أنا خطأهم البرمجي