| Bunların bir kısmının küçük de olsa benim hatam ... ..olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | و من الممكن أن بعض من تلك المصاعب فعلا جزئيا كانت خطأى |
| Erkek arkadaşının bir Rio sürtüğünü düzmesi benim hatam değil. | Open Subtitles | لا ليس خطأى ان صديقك يخونك مع تلك الفتاة البرازيلية |
| benim hatam değildi, yol düz olmalıydı. | Open Subtitles | إنه ليس خطأى ، على الشارع أن يكون مستقيماً |
| Buna izin vermemeliydiniz. benim suçum değil. Sir Wilfrid'a ceza davası almamasını söyledim. | Open Subtitles | انه ليس خطأى ، لقد قلت لسير ويلفريد بوضوح ، لا قضايا جنائية |
| Bu grev meselesi için üzgünüm, ama bu benim suçum değil. | Open Subtitles | اسمع، أنا آسفة لأن عمالك أضربوا عن العمل، ولكنه ليس خطأى |
| benim hatamdı. O bataryaları o kadar hızlı doldurtmamalıydım. | Open Subtitles | إنه خطأى كان يجب ألا أصدر الأمر بسرعه جدا |
| Metal vücuduma lanet olsun! Yeterince hızlı değildim.Hepsi benim hatam! Zavallı efendim! | Open Subtitles | لم أكن سريع بما فيه الكفاية انه خطأى, سيدى الفقير |
| Yani bu benim hatam değildi. Sen kendini üzerime attın. | Open Subtitles | اعنى انة لم يكن خطأى انتى عرضتى نفسك على |
| Hub, "hepsi benim hatam" dedi, ama endişe etmememi söyledi. | Open Subtitles | قال هب هذا كله خطأى ولكن أخبرنى ألا أقلق |
| Oh! Eh demek ki bu benim hatam hı! | Open Subtitles | اه فعلا انه خطأى حاولت مساعدة شخص عديم الاحترام مثلك |
| benim hatam değil! Bırakın beni! - Bayan... | Open Subtitles | كلا إنه ليس خطأى إتركنى , لايمكنكم القبض على |
| Oh! Eh demek ki bu benim hatam hı! | Open Subtitles | اه فعلا انه خطأى حاولت مساعدة شخص عديم الاحترام مثلك |
| Şükran Günü ikisinin de beni öpmeye çalışması benim suçum değildi. | Open Subtitles | . هذا ليس خطأى , كلاهما حاولوا تقبيلى فى عيد الشكر |
| Altı ay önceki gibi konuşuyorsun ve galiba bu benim suçum. | Open Subtitles | إنك تبدو كما كنت منذ ستة أشهر وأعتقد أن هذا خطأى |
| Ve kafamda, bunun benim suçum olduğunu her zaman biliyordum. | Open Subtitles | و فى عقلى , دائماً كنت اعرف انه معظمه خطأى |
| Kız arkadaşın malı kaldıramadıysa benim suçum yok. | Open Subtitles | هل بعتها سماً ؟ ليس خطأى بل صديقتك لا تتقن التعامل مع المخدرات |
| Bu Stripes'ın suçu değil. O problem değil. Bu benim suçum. | Open Subtitles | انه ليس خطأ سترايبس ليس هو المشكله انه خطأى انا |
| Adamın bu kadar abartması benim suçum değil. | Open Subtitles | هذا ليس خطأى ، إذا هم لا يمكنهم التعامل مع أمورهم |
| Dün gece, tamamen benim hatamdı. | Open Subtitles | . هذا ما كنت اريد التحدث عنه . الليلة الماضية هذا كان خطأى |
| Babamın suçu değildi anne, benim suçumdu. | Open Subtitles | لم يكن خطأ والدى، أمى. كان خطأى |
| Onu küçük parçalara ayırdığını ve parçalarını da bir nehre attığını söyledi ve hepsi benim suçummuş. | Open Subtitles | قال أنه قام بتقطيعها إلى قطعٍ صغيرة والقى بها فى النهر, وأنه كان خطأى. |
| Muhtemelen benim yüzümden. Polisler beni köşeye sıkıştırmıştı. | Open Subtitles | ربما هذا خطأى, ان الشرطة كانت تتعقبنى |
| - Sanki ölmesi benim hatammış gibi. | Open Subtitles | -كما لو كان ان موتها كان خطأى |