| Tek sıra halinde, lütfen. | Open Subtitles | بينما أنتم خارجون ، حافظوا على السير على خط واحد ، من فضلكم |
| "Bu yüzden Tek sıra halinde cehennem otobüslerine binelim." | Open Subtitles | لذا لطفاً خط واحد فقط لهذه الحافلات المتجهة إلى الجحيم هذا ماتقوله لي؟ |
| Tek sıra yürümek taktik açıdan yanlış. | Open Subtitles | خطأ تيكتيكى أن نسير فى خط واحد |
| Şimdi 2 çizgi hamilesin Tek çizgi değilsin | Open Subtitles | الآن خطان يعني أنك حامل و خط واحد لست حامل |
| - sıraya geçin. - Jackie, sen harikasın. | Open Subtitles | ـ قفوا على خط واحد ـ جاكي، أنت كُنْتَ رائعاً |
| - Cevap veren yoksa, belki de... - Teknede sadece bir hat mı var diyorsun? | Open Subtitles | اذا لم يردوا فهناك احتمال بأنهم - هل تريدى أن تقولى أن هناك خط واحد على متن القارب؟ |
| Bakın, eğer yaraları birleştirirsek, vücudu ve omzu boylamasına geçen, tek düz bir çizgi olur. | Open Subtitles | ترى ، إذا كنت خط يصل الجراح ، انهم يشكلون خط واحد مستقيم ، الحق في جميع أنحاء الجسم ، وحول الكتف. |
| Tek sıra halinde durun tamam mı? | Open Subtitles | أرجو من الجميع في خط واحد من فضلكم؟ |
| Tek sıra halinde Arayı koruyun, gidelim. | Open Subtitles | على خط واحد أبقوا شديدين , هيا بنا |
| Pekâlâ millet, Tek sıra olun. | Open Subtitles | هيّا، ليصطف الجميع في خط واحد. |
| Tek sıra halinde yürüyelim, 200 metre boyunca. | Open Subtitles | -أن نسير فى خط واحد ل200 ياردة القادمة |
| - Geriden izle. Tek sıra ol. | Open Subtitles | -تراجع، على خط واحد |
| Hadi gidelim, Tek sıra. | Open Subtitles | هيّا، أصطفوا في خط واحد! |
| - Hepsi Tek sıra olmalı. | Open Subtitles | - يجب أن يكونا في خط واحد |
| Unutma, Tek çizgi hamile değilsin iki çizgi hamilesin demek. | Open Subtitles | تذكري .. خط واحد يعني انك لست حاملاً |
| Tek çizgi, arkadaşlar ya da tanıdıkları temsil eder. | Open Subtitles | خط واحد يعني إما أصدقاء أو معارف. |
| Tek çizgi hamile değilsin demek, artı işareti ise... | Open Subtitles | اذا ظهر خط واحد فهذا يعني بأنك لست حبلى ...اما اذا كان هنالك خطان فهذا يعني |
| Başımız dertte. Zihni özel işleme tabi tutma bilgileriniz, artık önemini kaybetti. Ses ve görüntü ön sıraya geçti. | Open Subtitles | إن عقلك يعالج المعلومات لارسال الاوامر والصوت والصورة يسيران على خط واحد |
| Gelin şöyle, gelin. sıraya geçin. | Open Subtitles | تعال الى هنا , تعال الى هنا اصطفّوا في خط واحد |
| Taşranın içinden geçen tek bir hat var. | Open Subtitles | هناك خط واحد يمر من خلال المقاطعة |
| bir çizgi ekliyoruz ve farklı bir kelime oluyor. | Open Subtitles | اضفيوا خط واحد وسيصبح حرفا مختلفا |