| Sen telefondasın sanıyordum! | Open Subtitles | أنا بارع جداً في الكذب خلتك تتكلّم على الهاتف |
| Hey Dean, burada ne işin var? Şehir dışındasın sanıyordum. | Open Subtitles | مرحبا دين مالذي تفعله عنا خلتك مغادر هذا اليوم |
| Evladının büyüyüp erkek oluşunu görüp de o mutluluğu tadacak kadar uzun yaşamak istediğinizi sanıyordum. | Open Subtitles | خلتك قد تحبذ العيش طويلا لرؤية ابنك يغدو ناضجاً |
| Hiç sormayacaksın sanmıştım. Dinle, atıcının solunda oynamak istiyorum. | Open Subtitles | خلتك لن تطلب مني هذا أصغِ إلي، أريد أن أشغل القاعدة الأساسية |
| Seninle ilk tanıştığımda dünyada kalan tek kadın olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | لمّا التقيتك أوَّل مرّة، خلتك آخر امرأة على وجه الخليقة. |
| Eşya satışı için yaptığını sandım. | Open Subtitles | خلتك أعددتها من أجل الدعوة المفتوحة. |
| Çünkü paraya ihtiyacın olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | لكنك لم تعاود الاتصال بي أجل، خلتك تحتاح للنقود |
| Testin yüzde yüz negatif olacağını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | خلتك قُلت أن تلك الاختبارات فيها نسبة خطأ خمسون بالمائة |
| Saat on bir. Yemeğe geleceğini sanıyordum. Neredesin? | Open Subtitles | إنها الحادية عشر، خلتك لن تأتي للعشاء، أين كنت ؟ |
| Kostümün halen ortalığı yakıyor. Eteğini yere yakın tuttuğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لا زلتَ تعزف مع الفرقة، خلتك أردت موضوع إرتدائك التنّورة متخفّيًا. |
| O sahtekar kızı öldürdükten sonra beni arkadaşlıktan çıkardın sanıyordum. | Open Subtitles | خلتك ألغيت صداقتك بي لمّا قتلتُ تلك المحتالة الشابّة. |
| Selam. Finans durumunu konuşmak için ofise geleceğini sanıyordum. | Open Subtitles | خلتك ستعرّجين على مكتب الحملة لمراجعة الميزانيّة. |
| Kim olduğumu bildiğini sanıyordum. Ziyanı yok. Kendimi tanıtmama müsaade et. | Open Subtitles | خلتك تعرفين هويّتي، لا يهمّ، دعيني أقدّم نفسي. |
| Ben de burada anladınız sanıyordum. Anlamamışsınız demek. | Open Subtitles | وأنا من خلتك تبيّنت كل شيء حيالي، أحزر أنك لم تفعل. |
| Seni çok iyi sanmıştım. | Open Subtitles | خلتك رائعاً للغاية لكنك أتيت لتلعب دوراً فحسب |
| Bu kadar zahmetin ardından daha heyecanlı olursun sanmıştım. | Open Subtitles | تعرف شيئًا، بعد كل تلك المشاحنة، خلتك ستكون أكثر حماسًا. |
| Bir sürü çocuk hastayım diye gelmedi bugün. Sen de hastalandın sanmıştım. | Open Subtitles | ثمّة أطفال كثيرون مرضوا اليوم، خلتك أيضًا ضحيّة للمرض. |
| Şovun o kadar aptalcaydı ki, senin de öyle olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | برنامجك غبي للغاية لذا خلتك ستكوني كذلك أيضا |
| - Evet. Seni başka biri sandım da. | Open Subtitles | أجل, كل ما في الأمر أني خلتك شخصًا آخر. |
| Yüzbaşı, o bok böceklerini öldürürken yardıma ihtiyacınız olur diye düşündüm. | Open Subtitles | خلتك تحتاج مساعده في قتل دعاسيق القمامه تلك اصادفت آن ولورديس على السلم؟ |
| Hani Meksikalıları sevmiyordun? | Open Subtitles | خلتك لا تحبّ النساء المكسيكيات |
| Seni tanımıyor olsam seri katil sanırdım. | Open Subtitles | إن كنت لا أعرف جيّداً، ربما أنّي خلتك قاتل مأجور. |