| "Lakin ağacın külleri saklandı ve cadılar bir hançer yaratıp, ağacın külüyle bağladı. | Open Subtitles | لكن رماد الشجرة تم إنقاذه و الساحرات صِغن خنجراً و الذي يسعه الإندماج مع الرماد. | 
| Onun yalancı, annesini öldüren, hançer saplantılı ağabeyini mi diyorsun? | Open Subtitles | كاذبٌ، وقاتل أمّها ورشق خنجراً في قلب أخيها | 
| Birini taşa bağlarsın, süslü bir hançer ve bir demet ip alırsın. | Open Subtitles | تربطين شخص ما إلي صخرة ثم تحضرين خنجراً وبعض الحبال | 
| Yaptıklarını duyduğumda, kalbime bir bıçak sapladığını hissettim. | Open Subtitles | وقتما سمعتُ بما فعلتِ كان مثل خنجراً قد غُرز بقلبي | 
| O şerefsizin kalbine bir bıçak saplamayı istesem bile neden bana geliyorsun ki? | Open Subtitles | حتى لو رغبتُ بذلك ، بأن أغرس خنجراً بقلب ذلك اللـّعين ،فلمَ لجأتَ إليّ؟ | 
| Orayı fethettiğimizde, kâfirin kalbine Hançeri sokarız. | Open Subtitles | إذا تمكنا من الاستيلاء عليها، هذا يعني أننا غرسنا خنجراً في قلبهم | 
| Boğazlarına pala dayamak zorunda kalsam bile o ördekler hizaya geçecekler! | Open Subtitles | حتى لو اضطررت أن أحمل خنجراً على راقبهم هؤلاء البط سيصطفون بالتأكيد | 
| - Emin misin? Elinde kanlı bıçakla cesetlerin önünde duruyordu. Evet oldukça eminim. | Open Subtitles | كان واقفاً فوق جثّيتيهما حاملاً خنجراً ملطّخاً بالدماء، لذا نعم، أنا متأكّدٌ تماماً | 
| Kalplerine hançer saplayıp işi bitirmek asıl iyilik olur. | Open Subtitles | سيكون كرماً منك لو وضعت خنجراً في قلوبهم وأنهيت هذا | 
| Kocam evde daima bir hançer bulundururdu. | Open Subtitles | أبقى زوجي دائما خنجراً في البيت | 
| Nişanlısı Wang Chongli'yle evlenmek istemediği için üzerinde gizlice bir hançer taşıdı ve onu düğün gecesinde Wang ile ailesini öldürmek için kullandı. | Open Subtitles | حيث أنها لم تكن راغبه في "الزواج من "وانج شونجلي فتناولت خنجراً و قامت في ليلة زفافها | 
| Adamın biri boğazınıza hançer dayarsa bu bir teklif mi olur Bakan? | Open Subtitles | حسناً هناك مقترح... لو أن رجلاً يحمل خنجراً على عنق وزيرك. | 
| Zod'un taşıyıcısını öldürmesi için ona bir hançer vermiştim. | Open Subtitles | "لقد أعطيته خنجراً ليقتل وعاء "زود | 
| Neden hayatınızdaki en harika hayalleriniz gerçekleştiğinde sırtınızda bir bıçak belirir ki? | Open Subtitles | لماذا عندما تبدأ تحقق أعتى أحلامك تجد خنجراً في ظهرك | 
| Birisi göğsüne bıçak saplamış gibi hissettiğini söylemişti. | Open Subtitles | قال انه يشعر ان احدهم وضع خنجراً في صدره | 
| Boğazıma bıçak dayayan çok az kişi bunu anlatabilecek kadar yaşar. | Open Subtitles | قِلّة وضعوا خنجراً على عنقي وبقوا أحياء ليحكوا ما حدث | 
| - Gırtlağıma bıçak dayadı. | Open Subtitles | -لقد مسك خنجراً إلى عنقي | 
| Neden Sanosuke'ye saplanmış bir Aynu Hançeri bulduk? | Open Subtitles | لماذا نجدُ خنجراً للأينو مغروزاً في سانوسوكي؟ | 
| Zencinin ayakkabısında saklı Hançeri almak amacıyla diz çöktüğünü bir asker nasıl bilir? | Open Subtitles | لماذا يعرف جندي أن زنجياً ينحني أمامه يحمل خنجراً في حذائه وهو يمد يده ليأخذه؟ | 
| Hançeri Klaus'u öldürmek için mi getirmis? | Open Subtitles | أكان لديه خنجراً لقتل (كلاوس)؟ | 
| Yan durduğunda pala sallıyor gibi gözüküyorsun. | Open Subtitles | -تبدو كأنك تؤرجح خنجراً | 
| Sana bıçakla yaklaşıyorum ve kılını kıpırdatmıyor musun? | Open Subtitles | أتقرب إليك حاملاً خنجراً ولم تتحركي حتى؟ |