| Bu yüzden bütün çaba onları binanın içinde tutmak üzerine. | TED | بحيث يتم بذل كل جهد للاحتفاظ بهم داخل المبنى. |
| binanın içinde kamera sistemi yok ama adamlarımızdan biri onu takip etti. | Open Subtitles | لم نقم بالتصوير داخل المبنى و لكن احد عملائنا تتبعها |
| Bu binada gezegen dışı teknoloji mevcut. | Open Subtitles | داخل المبنى قطعة ثمينة من التقنيات الفضائية |
| Ama Dixon'a CIA ajanlarının da binada olduğunu söyleyemezdim. | Open Subtitles | ما لاأستطيع اخبار ديكسون به هو أن المخابرات الأمريكيه لديها فريق آخر داخل المبنى |
| Bu demek oluyor ki CIA takımının binanın içine girmesini kolaylaştırabilirsin. | Open Subtitles | هذا يعني أنّ بإستطاعتك تيسير دخول فريق المخابرات المركزيّة داخل المبنى |
| - Sizi arıyorlar. Binanın içinden. - Binanın mı? | Open Subtitles | مكالمة لك سيدي، من داخل المبنى من المبنى؟ |
| Efendim, ben Alpha takımı lideri. binanın içinde üç kişi tespit ettik. | Open Subtitles | سيدى ، هنا قائد فريق ألفا إلتقطت ثلاثة أشكال داخل المبنى |
| Avluda oynayabilirsin ama asla binanın içinde değil. | Open Subtitles | يمكنك اللعب فى الفناء و لكن ليس داخل المبنى |
| Şu an da yıkılan binanın içinde insanların olup olmadığı bilinmiyor veya eğer birileri varsa yıkılan binanın altında zarar görmüş olabilir. | Open Subtitles | ولا يعرف لغاية الان اذا كان هناك من اشخاص في داخل المبنى او اذا كان هناك اصابات |
| binanın içinde ateş eden bir çetenin olduğuna dair ihbarı değerlendirdik. | Open Subtitles | إستجبنا لنداء عن إطلاق نار بين عصابات داخل المبنى. |
| Başka biri aradı. binanın içinde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | إتَصل شخص آخر وهو يقول بأنَه ما زال داخل المبنى |
| Tüm siviller çıkmadan binanın içinde ateş edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا إطلاق النار داخل المبنى حتى يخرج المدنيَين |
| Sesle ve goruntuyle takip ettigimiz bir binada tonla para el degistirecek. | Open Subtitles | الكثير من المال داخل المبنى لدينا أجهزة مراقبة قريبة |
| binada kamera olduğunu biliyorlardı. | Open Subtitles | لقد كانوا على علم بوجود كاميرات داخل المبنى. |
| binada bir yerlerde. Nerede, bilmiyorum. | Open Subtitles | هو موجود فى مكانِ ما داخل المبنى .ولكنى لا اعلم اين هذا المكان |
| Biliyorum, binada en azından bir kişi daha var. | Open Subtitles | أنا أعلم بأنَ هناك شخص واحد على الأقل موجود داخل المبنى |
| binada kimsenin iş birliği yapmayacak olması bizim suçumuz değil. | Open Subtitles | ليس خطأنا أنهُ شخص لم يتعاون داخل المبنى |
| Onu sokakta değil, binanın içine yakalamak istiyoruz. "Halk Pazarı" | Open Subtitles | نريد القبض عليها داخل المبنى ليس في الشارع خارجا |
| Onu sokakta değil, binanın içine yakalamak istiyoruz. "Halk Pazarı" | Open Subtitles | نريد القبض عليها داخل المبنى ليس في الشارع خارجا |
| Binanın içinden hiçbir sinyal yada inernet bağlantısı alamıyorum. | Open Subtitles | لا يوجد إنترنت او إشارة خلوية من داخل المبنى على الإطلاق |
| Binadan geliyor, efendim. | Open Subtitles | إنه قادم من داخل المبنى يا سيدى |
| Bir ayna merceğiyle binadaki gözlem yüzeyine Güneş'in görüntüsünü yansıtıyor. | Open Subtitles | وهو يعكس صورة من الشمس من خلال عدسة زجاج إلى سطح المشاهدة داخل المبنى. |
| Bugünden sonra dosyaları arşivlenecek ve bir daha bu binaya giriş yapmayacak. | Open Subtitles | بعد اليوم ، سيتم أرشفة الملفات ولن يعُد مُرحباً بوجودها داخل المبنى |