| O sahaya adım attığım anda tuhaf, eşcinsel ve dışlanmış çocuk olmuyordum artık. | Open Subtitles | في كل مرة أخطي داخل الملعب لم أعد ذاك الشاذ الغريب و الفتى الدخيل بعد الأن |
| Devasa bir kurt adam sahaya dalıp insanları öldürebilir. Bu inanılmaz bir tehdit. | Open Subtitles | قد يثور مذؤوب عملاق داخل الملعب ويقتل الناس، هذا تهديد عظيم. |
| Eldivenlerimi aldım ve sahaya koştum. | Open Subtitles | لبست قفازي. و ركضت إلي داخل الملعب. |
| sahada taktiği ben belirlerim! | Open Subtitles | انا اتحكم بالمباراة داخل الملعب وليس انت |
| Hem sahada, hem de saha dışında disiplin. | Open Subtitles | الآن، ذلك يعني إنضباطا داخل الملعب وخارجه. |
| Ve Deacon topu aldı ama saha içinde kaldı. | Open Subtitles | ,و "دياكون" حصل عليها فى السقوط الاول .لكنه مازال داخل الملعب |
| saha içinde üçe üçüz. | Open Subtitles | داخل الملعب ثلاثة لاعبين ضد ثلاثة. |
| - ...sahaya çıkmamıza bile izin vermiyorsunuz. | Open Subtitles | -إلى حد أنكم لا تسمحون بوجودنا داخل الملعب . |
| Yeniden sahaya çıkmalıyım. | Open Subtitles | يجب أن أدخل داخل الملعب |
| Dışarı atışlara ve iç sahada pozisyon değişimine. | Open Subtitles | رمياتنا خارج الملعب و تغيراتنا داخل الملعب |
| Haydi sadece sahada neler olup bittiğiyle ilgilenelim. | Open Subtitles | لنقلق فقط عما يجري داخل الملعب |
| Bizim Brad'in içinde sahada çıkan bir şeytan var ama bazen çıkacağı yeri kaçırıyor. | Open Subtitles | (براد) بارعٌ داخل الملعب ولكنّه ينسى نفسه خارج الملعب |
| Bunu sahada kazanırsın. | Open Subtitles | إنها تحصل داخل الملعب |
| saha içinde de, dışından da. | Open Subtitles | داخل الملعب وخارجه |