| Bunu yapan Dar Adal'sa onun dünyasını başına yıkmak üzereyim. | Open Subtitles | اذا كان (دار عادل)ا أنا على وشك أن أسحب السقف على رأسه |
| Oradaki üsse bir Rus ajanın sızdığını fark etmenden ve Dar Adal'la Saul Berenson'ın bunu örtbas etmeye çalışmasından bahsedeceğiz. | Open Subtitles | كيف من الممكن أن تكوني من اكتشفتي عميل روسي قد تسلل إلى المحطة هناك و كيف ل (دار عادل) و (صول بيرنسون)ا |
| Dar Adal dışarıda bekliyor. Randevusuz. | Open Subtitles | لدي (دار عادل) ينتظر في الخارج من غير موعد |
| Bu kadar sıra dışı bir tavsiye verme cüretini Dar Adal'a ne verdi? | Open Subtitles | ما الذي يشجع (دار عادل) ا لتقديم هذه التوصية المتطرفة |
| O biri Savunma Bakanlığı, NSA veya Dar Adal'sa 10 federal kanunu çiğniyor demektir. | Open Subtitles | لبناء آلة محلية ضخمة لنشر المعلومات و الاشاعات واذا كان هذا الشخص هو وزارة الدفاع أو (ناسا) أو (دار عادل)ا لقد خرق تقريبا عشر قوانين فيدرالية |
| Dar Adal bana sürpriz bir ziyaret yaptı. | Open Subtitles | (دار عادل) قام بزيارة مفاجئة لي |
| Dar Adal'la konuştum. | Open Subtitles | لقد تكلّمت مع (دار عادل). |
| - Dar Adal'a kazandığını söyle. | Open Subtitles | أخبر (دار عادل) انه يربح |
| - Dar Adal'ın eseri. | Open Subtitles | من أعمال (دار عادل)ا |
| Kimdi? - Dar Adal. | Open Subtitles | (دار عادل) |